Bimsa potansiyel enerjisini kinetiğe dönüştürüyor
Bimsa’da bir değişim söz konusu ve yeni bir yapıya geçiliyor. Bu yeni yapının öncüsü olan Bimsa’nın yeni genel müdürü Tunç Taşman, şu ana kadar gerçekleşen değişimden oldukça memnun ve bu değişimin Bimsa’ya büyük bir güç sağlayacağını düşünüyor.
Geçtiğimiz günlerde Bimsa’da Genel Müdür olarak göreve başlayan Tunç Taşman ile şirketteki değişim ve gelecek planları hakkında konuştuk.
Bimsa’daki yeni yapılanma hakkında bilgi verir misiniz?
Bimsa şu ana kadar potansiyelini kinetiğe dönüştürememiş bir şirket. Son derece mükemmel ve tamamen kendisinin geliştirdiği çözümler var. Bu çözümler hem grup içinde hem de grup dışında kullanılıyor. İnsan kaynakları, e-satın alma, e-ihale, e-arşiv, e-defter gibi tüm regülasyonlarla uyumlu çözümlerimiz bulunuyor. Özellikle uyum konusu grubumuzda yer alan tüm şirketler açısından büyük önem taşıyor.
Bimsa’da yeni bir yapı var. Bu yeni yapının en önemli hamlesi Bimsa’nın ilk defa bir iş birimine bağlanması. Şu an Sabancı Holding Perakende ve Sigorta Grubu’na bağlı olarak çalışıyoruz. Bu değişiklik artık Bimsa’ya daha fazla roller ekliyor. Perakende ve sigortacılık çok önemli sektörler ve BT açısından baktığımızda çok farklı çözümlere ihtiyaç duyuyor. Müşterilerimize teknolojiyi kullanarak çok daha kapsamlı ve kullanışlı çözümler sunmayı amaçlıyoruz. Bir diğer amacımız ise çözümlerimizi kullanan şirketleri daha rekabetçi bir hale getirmek. Bu amacımız doğrultusunda hızlı bir şekilde çalışıyoruz.
Hedefleriniz neler?
Bu yıl en önemli hedeflerimizden birisi büyüme, bu yıl yüzde 45 – 50 civarında büyümeyi amaçlıyoruz. Çalışan sayımız artıyor, 110 civarında olan çalışan sayımız 160’ın üstüne çıktı. İnsana yatırıma büyük önem veriyoruz. Bugüne kadar Brisa ve Kordsa’ya dış kaynak hizmetleri verilirken grubun diğer büyük oyuncuları da Bimsa’dan hizmet alan şirketler arasına katılmaya başladı. Belirli bir altyapımız var, bu altyapının üzerine farklı çözümler geliştiriyoruz. Bimsa’nın çok büyük bir bilgi birikimi var ve bundan sadece Sabancı Holding bünyesindeki şirketlerin değil tüm şirketlerin yararlanmasını istiyoruz.
Büyük bir gruba dahil olmanın getirdiği avantajlar da var elbette. Perakendeden bankacılığa, enerjiye kadar birçok sektörde hizmet veriliyor, bu yüzden farklı sinerjiler yakalamak mümkün. Grup içerisine baktığımızda şirketler arasında ortak bir payda oluşturarak fırsatları değerlendiriyoruz. Çözümlerimizin ve verdiğimiz hizmetlerin kapsamını genişletiyoruz. Uçtan uca daha mükemmel bir organizasyon haline geleceğiz.
Grup şirketi olmanın ne gibi avantajları ve dezavantajları var?
Güvenlik açısından baktığımızda biraz önce söylediğim gibi, güvenlik bizim için çok önemli. Tüm regülasyonlara uyumluluk için de sürekli çalışılıyor. Sadece grup içerisindeki şirketlere çalışmak dahi büyük bir bilgi birikimi gerektiriyor. Güvenlik alanında yatırımlarımız devam ediyor. Uygulama yönetimi tarafında çalışmalarımız var, Sabancı grubuna baktığınızda Türkiye’nin en büyük yazılım evlerinden birisi aslında. Verimlilik ve etkinlik tarafında çalışmalarımız bulunuyor. Tüm bunlara baktığınızda hepsi çok önemli ama en önemlisi çok sağlam bir ekibe sahip olmamız. Tamamen sıfırdan başlamıyoruz, zaten sağlam olan bir temel üzerine çok sağlam bir yapı kuruyoruz. Var olan potansiyel enerjimizi kinetiğe çeviriyoruz.
Grup içi çalışmalar en önemli kriterlerden birisi fakat grup dışına da çözüm ve hizmetlerimizi genişletiyoruz. Rekabet açısından dışa açılmamız çok kritik. Mobilite ve İK alanındaki çözümlerimizi genişletmeye ve büyütmeye devam edeceğiz. Özellikle İK alanında çok iddialıyız, Türkiye’de akla gelen ilk çözüm bizim çözümümüz olacak. Kordsa bu alandaki varlığımızın en önemli örneği. Dünyanın her yerinde fabrikaları var ve her yerde faaliyet gösteriyorlar. Kordsa’da bizim İK çözümümüzü kullanılıyor, yani aslında çözümlerimiz küreselleşmiş durumda.
Sektörün geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz?
Yazılımları mümkün olduğunca servis olarak vermemiz lazım. Bence sektörümüzün çıkış noktası bu. Yazılım ve uygulama geliştirme noktasında çok iyi bir ekibimiz var ve ekibimize çok güveniyoruz. Açıkçası yapılacak çok işimiz var. Örneğin makineler arası iletişim son yıllarda büyük yükselişte. Çok büyük miktarda işlenecek veriler var. Enerji sektörü de aynı şekilde yükselişte. Önümüzdeki yıllarda bu alanların hepsinde varlığımızı göstereceğiz.