Tüm paydaşlar için sürdürülebilir modeller gerekli
Sağlık sistemlerinde maliyet, kolay/hızlı erişim ve kalite olmak üzere üç ana unsur bulunuyor. Bu üç unsur dengeli olunca ideal bir sağlık sisteminden bahsedilebilir. Maliyet ve erişim genellikle kamu politikalarından etkilenirken kalite tamamlayıcı unsur olarak öne çıkıyor. Hızlı/kolay erişim ve kalite öne çıkarıldığı zaman maliyet yüksek olduğundan tam ideal bir dengeyi tutturabilmek zor oluyor. Sağlık sektörüne olan talep artışı sadece kamu politikaları neticesinde artan sağlığa erişimle değil, aynı zamanda ekonomik açıdan güçlenen ortamda sağlık hizmetlerine duyulan ihtiyacın artmasıyla da tetikleniyor. Sağlık hizmetlerinden daha fazla faydalanma gereksiniminin doğuşu ve sağlığa erişimin genişletilmesine yönelik yapılan planlar önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin sağlık harcamalarının artmaya devam edeceği beklentisini destekliyor. Bilişim teknolojileriyle sağlık sektöründe hizmet kalitesi artarken, bu altyapılar hastaneler açısından hayati önem taşımaya başladı. Tüm bu gelişmeler ışığında, Rotal Digital Genel Müdürü Dr. Dilek Bağdatlıoğlu, Rotal Digital (Rotal Fiberoptik ve Genişbant Teknolojileri AŞ) olarak 2012 yılından beri tele-Sağlık, mobil-Sağlık ve e-Sağlık alanlarına yatırımlarını sürdürdüklerini ifade etti. Bağdatlıoğlu, “Bu konulara yoğunlaşarak ilgili alanlarda dünyada var olan uygulamaları, hizmetleri, ürünleri ve şirketleri inceliyoruz. Konuyla ilgili fuar, toplantı, sempozyum gibi etkinliklere katılıyor, literatür araştırmaları yapıyor ve sürekli olarak bilgilerimizi güncelliyoruz” dedi.
Avea Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Balcı, sağlık sektörünün farklı kategorilerinde hem bireysel hem de kurumsal müşterilere yönelik sunulan çeşitli çalışmalarının mevcut olduğunu dile getirerek “Sağlık kaynaklarının verimli kullanılması ve hasta bağlılığının artırılmasına yönelik sunduğumuz ‘Tele-tıp’, yaşlıların daha güvenli bir yaşam sürmesi, hasta bağlılığının artırılmasına yönelik ‘Tele-bakım’ ve sağlık çalışanlarının görevlerini kolaylaştırırken; sahada hizmetin yaygınlaştırılmasına yönelik ‘Özel Çözümler’ gibi farklı başlıklar altında hizmetlerimiz mevcut. Birbirinden farklı kategoride çeşitli servislerle hem bireysel hem de kurumsal müşterilerimize hizmet veriyoruz” dedi.
Cisco Türkiye İşbirliği Çözümleri Bölge Satış Direktörü Vedat Tüfekçi, Cisco’nun ağ teknolojilerindeki deneyimine vurgu yaparak firmanın insanların bağlantı kurmasını, erişimini, bilgi paylaşımını ve iş birliklerini dönüştürerek sağlık sektörünün geleceğini geliştirmek için destek olduğunu kaydetti. Tüfekçi, “Vizyonumuz, sağlıkta sınırların kalktığı bir dünyaya ulaşmak için ‘Connected Health’ ekosistemini yakalamak” açıklamasını yaptı.
KoçSistem Pazarlama ve Satış Genel Müdür Yardımcısı Can Barış Öztok, “Müşterilerimize BT alanında uçtan uca hizmet sunma yaklaşımımızla verdiğimiz tüm hizmetlerimizi, sağlık sektöründeki müşterilerimizin ihtiyaçları doğrultusunda modelliyoruz. Farklı sektörlerde edindiğimiz mobil, otomasyon, iş zekâsı, bulut bilişim, danışmanlık gibi alanlardaki tecrübelerimizi sağlık sektörünün de hizmetine sunuyoruz. Örneğin, iş zekâsı uygulamalarıyla sağlık kuruluşlarının sahip oldukları verileri stratejik karar destek sistemlerinde kullanmak üzere anlamlı bilgiye dönüştürmelerine katkı veriyor, bundan rekabet avantajı sağlayabilmeleri için de hızlı ve doğru kararlar almalarına yardımcı oluyoruz” yorumunu yaparak “Sağlık personelinin işlemlerini sürekli gelişen mobil teknolojiler doğrultusunda akıllı telefonlar, tabletler gibi mobil araçlar üzerinden gerçekleştirmelerine olanak sağlayarak sektöre bu anlamda hız kazandırıyor ve paralelinde sundukları hizmet seviyelerini artırıyoruz” şeklinde konuştu.
Hekimler hastaneye gitmeden değerlendirme yapabiliyor
Bir ‘tıp bilişimi’ firması olan Datamed Genel Müdürü Ömer Kayahan Yalçın, temel ilgi alanlarının ‘Tıbbi Görüntü Arşivleme’, PACS (Picture Archiving And Communication System) ve Telemedicine (Uzaktan Tıp) olduğunu söyleyerek tamamını kendilerinin geliştirdikleri PACS yazılımlarının; üniversite, devlet, eğitim araştırma ve özel çok sayıda hastanede kurulup halen başarıyla çalıştığını kaydetti. Bir sonraki aşama olarak; hastaların kendilerine ait görüntüleri izleyebilemeleri için bir sistem kurulduğunu dile getiren Yalçın, “Hastaların hastane web sayfaları üzerinden ‘TC Kimlik Bilgileri’ ve kendilerine verilen bir ‘tetkik numarası’ ile girmeleri sağlandı. Hasta bu sistem sayesinde kendisine verilen bir tetkik numarasıyla bütün tetkik geçmişine erişebilmekte ve isterse kendisine ait tıbbi görüntüleri bilgisayarına indirebilmekte. Hastalar uzun süredir laboratuvar sonuçlarını internet üzerinden alabiliyorlardı ancak tıbbi görüntüleri için böyle bir imkânları yoktu. Bu yeni ‘PACS Sistemine Hasta Giriş’ ile hastaların geçmişte hangi tarihlerde, hangi tetkikleri yaptırdıklarını kronolojik sırayla görmeleri sağlanıyor. Dolayısıyla hastaların geçmiş filmlerini yanlarında taşımalarına gerek kalmıyor. Hasta, farklı bir hastanede bir hekime muayene olmak istediğinde, hekime kendisiyle ilgili tetkiklerini kronolojik sırayla izletebiliyor ve geçmiş tetkikleri gören hekim hasta hakkında tıbbi kararını daha sağlıklı şekilde verebiliyor. Bu sistem sonrasında hasta ve hekimler cep telefonlarından dahi mobil olarak sisteme bağlanıp tıbbi görüntüleri izleyebilmekteler” dedi.
Ölçsan Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Burak Sondal da, 16 yıldır biyometri üzerine çalışan ve bu alanda uzmanlaşmış bir firma olduklarının altını çizerek sektörde birçok ilki gerçekleştirdiklerini vurguladı. Sondal, “Parmak izi, parmak damarı, yüz tanıma, 3 boyutlu yüz tanıma, iris, göz damarı, ses, kulak biyometrileri, dudak hareketi tanıma, DNA gibi birçok sistem üzerinde çalışmakta ve bu alanlara önemli Ar-Ge yatırımları yapmaktayız. Avrupa’nın biyometri kurumu olan European Association for Biometrics (EAB)’nin Türkiye’deki tek üyesiyiz” ifadesini kullandı. Datasel Genel Müdür Yardımcısı Rasim Çetin, “e-Sağlık konusu, Datasel’in vizyonel hedefleri doğrultusunda algılandı. Ülkemizde bu alanda yatırım cesaretini gösteren ilk firma olduğumuza inanıyoruz. Bu doğrultuda e-Sağlık çözümünün ana oyuncularıyla pilot projeler gerçekleştirdik. Halen pazarda; Avea, Eczacıbaşı ile birlikte geliştirdiğimiz, ilklerden biri olan ürünümüz, e-Sağlık vizyonunun bir alt modülü olarak pazarlanıyor. Datasel e-Sağlık vizyonunu ayrı ve tek başına bir ürün seti olarak görmüyor, aksine Datasel’in mevcut ürünlerinin bir çözümsel uzantısı olarak yorumluyor” dedi.
e-Sağlık lüks değil bir gereklilik
Geleneksel sağlık yöntemlerinin yetersiz kaldığı bu dönemde sağlıkta mobilleşme çok önem taşıyor. Güncel rakamlara bakıldığında da sağlıkta mobilleşmenin gerekliliği görülüyor. Giderek yaşlanan bir nüfusta Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre Türkiye’de bin kişiye düşen hekim sayısı 1,72, hemşire sayısı ise 1,9. Paralel bir şekilde her 10 bin kişiye düşen hastane yatak sayısı 26,5. Bu veriler e-Sağlığın artık bir lüks değil, gereklilik ve ihtiyaç olduğunu gösteriyor. Acıbadem Mobil Sağlık Genel Müdürü Rasim Topuz, konuyla ilgili olarak şunları keydetti: “Faaliyet gösterdiğimiz alanın atardamarının mobilleşme olması nedeniyle teknolojiyi kullanarak mobil sağlık alanında öncü ve yenilikçi oluyoruz. ‘Teletıp’ adlı hizmetimizin de bu yatırımlarımızın güzel bir örneği olduğuna inanıyorum. Bir uzaktan tedavi (kronik hastalık takip) sistemi olan Teletıp hizmetimizde, ağ geçidi destekli bir tansiyon ve şeker ölçüm cihazının yanı sıra telefonda 7/24 Medikal Koçluk Hizmeti ve Acil Sağlık Hizmeti gibi servisler de yer alıyor. ‘Mobil Sağlık’ adlı uygulamamız, ‘Apple App Store’ ve ‘Google Play’de, tıp kategorisinde en yeni ve en çok indirilen 5 tıp uygulaması arasında bulunuyor. Diğer mobil uygulamamız olan diyet uygulamamız “Diyetick” ise akıllı telefonlarla kullanılıyor; diyeti hayata geçirmeyi daha kolay ve eğlenceli hale getiriyor. Acıbadem Mobil Sağlık diyetisyenlerinden istenildiği zaman destek alınabilmeyi sağlayan uygulama, kilo koruma, hızlı kilo verme ve yavaş kilo verme gibi üç temel hedefe uygun üç ayrı plan düzenliyor.”
3 boyutlu teknolojilerin tıpta ve özellikle cerrahide kullanılmasında çok önemli çalışmalara imza atan BTech Innovation Kurucu Ortağı ve Ar-Ge Yöneticisi Kuntay Aktaş, “ e-Sağlık ile ilgili en önemli çalışmalarımızdan biri; hastanın tüm ameliyatını cerrahla birlikte bilgisayarlı ortamda canlandırdığımız ve ölçüm-analizler neticesinde yapılabilecek en mükemmel cerrahi planının hazırlandığı ‘Sanal Cerrahi Planlama’dır. Üstelik bu planlama için hastaların ülkenin neresinde olursa olsun elektronik olarak tomografi ya da MR görüntülerinin gönderilmesi yeterli. Cerrah ile birlikte yapılan çevrimiçi toplantı sonrasında, cerrahi sırasında oluşabilecek riskler görülerek en aza indirilmekte, en iyi sonuç için cerrahi plan hazırlanmakta ayrıca ameliyat sonrası sonuç görülerek gerekli hazırlıklar yapılmakta. Ayrıca bu planın kusursuz olarak gerçekleştirilmesi için ‘özel cerrahi kılavuzlar’ da hazırlanıyor” ifadesini kullandı. Firmanın önemli e-Sağlık projelerinden bir tanesi olan, insan vücuduna takılan parçaların performansını ve ömrünü takip edebilen RF-ID elektronik sistemlerinin geliştirilmesinin de altını çizen Kuntay, “Bu sayede hasta nerede olursa olsun doktor hastaya takılan cihazlarla ilgili bilgileri kolayca takip edebilecek, oradan aldığı bilgilerle tedavi yöntemini seçebilecek” dedi.
Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Ender Buruk, sağlıkla ilgili hizmetlere uzaktan erişimi kolaylaştırmak üzere Vodafone Türkiye ve Artı Sağlık A.Ş. ortaklığında hayata geçirilen Vodafone Cep Sağlık Platformu’nun hızla artan aboneleriyle birinci yılını kutladğına dikkat çekerek, şunları kaydetti:
“Vodafone abonelerine anında mobil sağlık çözümleri sunan platform, lanse edildiği Mart 2013’ten bugüne 500 bin abonenin hayatına dokundu. Vodafone Cep Sağlık çağrı merkezi, tıbbi danışma hizmetleri için tıp profesyoneline erişim zorluğu çeken Ağrı ve Hakkari gibi illerden gelen çağrılarda konusunda uzman doktorlara yönlendirme yaparak hastalara bilgilendirme hizmeti verdi. Vodafone Cep Sağlık platformunun internet portalı olan VodafoneCepSaglik.com.tr internet sitesi ve mobil uygulaması üzerinden sağlıkla ilgili 300’ü aşkın güncel özgün makale yayımlandı. Vodafone’un tamamen ücretsiz sunduğu SMS Bilgi Servisleri sayesinde sağlıkla ilgili yararlı bilgiler kullanıcılara 34 milyon kez SMS ile iletildi. Hamileyim SMS paketiyle Vodafone Cep Sağlık, 24 bin anne adayının hayatının en önemli döneminde yanında oldu. Bebeğim ve Ben SMS paketi ile ise Vodafone Cep Sağlık dünyaya yeni gelen 43 bin bebeğin hayata dair ilk deneyimlerinde Vodafone Cep Sağlık da yer aldı” değerlendirmesini yaptı.
Sağlıkta bulut teknoloji ürünleri geliştiriliyor
Son yıllarda sağlıkta çok büyük yatırımlar yaptıklarına dikkat çeken Sisoft Genel Müdürü Ömer Siso da, Ar-Ge projelerine büyük önem veren bir firma olarak ‘Merkezi yapı’ ve web tabanlı yazılımlara, yatırımlara ve Ar-Ge projelerine devam ettiklerini kaydetti. Siso, “Teknoloji artık mobilite ve web-tabanlı olmanın ötesinde bulut bilişimden geçiyor. Bizler de, 2006 yılından beri Java tabanlı bulut teknoloji ürünleri geliştirdik. Sağlık bilişimi alanında bu teknolojiyi kullanan firmalardan biri olduğumuz için, küresel çapta birkaç dev firmanın girdiği ihalelere girebilen nadir firmalardan birisi haline geldik. Yazılımın sorunsuz çalışmasından ve beklentileri karşılamasına ek olarak, güvenilirlik ve teknolojiye uygunluk da önemli faktörlerden birkaç tanesi. Klinik süreçlerin verimliliğini artırmak, hataları en aza indirmek, israfı önleyerek maliyetleri denetim altına almak, kanıta dayalı tıbba uygun yazılımlar geliştirmek, doğru ilacın doğru hastaya uygulandığını bilmek, sağlık hizmetlerini, kolay erişilebilir ve sürdürülebilir kılmak. Bunların hepsi artık sağlık hizmetinden beklenilen ve olması gereken işlemler” değerlendirmesini yaptı.
STANDARTLARIN GELİŞTİRİLMESİNDE AKTİF OLARAK ÇALIŞIYORUZ
BULUT BİLİŞİMLE ÖLÇÜLEBİLİR, GÜVENLİ TOPLANTILAR
“Kurumsal paydaşlarımız olan MayoClinic, Türkiye’deki önde gelen tıp uzmanlık dernekleri, çeşitli hasta dernekleri ve üniversitelerle iş birliğinde kronik ve akut sağlık problemleri yanı sıra sağlıklı yaşam alanında içerik odaklı projeler yürütmekteyiz. saglikveyasam.com platformumuz ile hastalar, aileleleri, sağlıklı bireyler ve sağlık profosyonelleri için en güncel, doğru ve güvenilir bilgi kaynağı ve paylaşım alanı olmayı hedeflemekteyiz. Kongredeyim.com; hekim ve tüm sağlık profosyonellerine yönelik sayısal eğitim ve toplantı çözümümüz. Son biryıl içinde 15’in üzerinde sempozyum, kongre ve sağlık sektörü toplantısının çevrimiçi canlı yayınıyla Türkiye içinden ve dışından yaklaşık 5 bin hekimin toplantılara uzaktan canlı ve interaktif katılımını sağladık. Zaman, bütçe tasarrufu, katılımın ve eğitim kalitesinin ölçümlenmesi ve karbon ayakizimizi azaltarak çevre kirliliğini önlemeye varan anlamlı ve giderek artan bir katkımız olduğuna inanıyoruz. Kurumların ve firmaların ekipleri ve müşterileriyle günlük olarak eğitimlerinde, toplantılarında kullanmaları için geliştirdiğimiz ‘Thinkflow’ ile birebir görüşmeden yüzlerce katılımcıya kadar ölçülebilir, kayıt altına alınmış, güvenli ve ekonomik eğitim ve toplantı oturumları düzenlemek mümkün.”
KÜÇÜK MUCİZELER İÇİN…
SAĞLIKTA GERÇEK DEĞİŞİM GERÇEK İNOVASYONLA HAYATA GEÇECEK
KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR
Gerek kamu, gerekse özel sektörde altyapı modernizasyonuna yönelik projelerle sağlık sektörünü ileriye taşıyacak işlere imza attıklarını belirten KoçSistem Pazarlama ve Satış Genel Müdür Yardımcısı Can Barış Öztok, şu açıklamayı yaptı:
TÜRK MÜHENDİSLERİNİN GELİŞTİRDİĞİ ÇÖZÜMLER KULLANILIYOR
Proline e-ID ve Biyometrik Çözümler Yöneticisi Serdal Karakaş, 1 Eylül 2013 tarihinde yürürlüğe giren Sosyal Güvenlik Kurumu Biyometrik Kimlik Doğrulama Projesi’ne cihaz çözümleriyle katkı sağladıklarını belirterek şunları kaydetti: “Sağlık hizmeti alacak vatandaş, öncelikle hastaneye yapacağı ilk müracaatında, hastanelerin danışma bankolarında kurulan parmak damar izi alımı yapabilen BioPOS adını verdiğimiz (Biometric Point of Service) cihaz üzerinden kayıt yaptırıyor. İki parmağına ait damar izleri alınan vatandaşın bu bilgileri özel bir algoritmayla şifrelenmekte ve SGK merkezinde bulunan sunuculara yine şifreli bir şekilde saklanmak üzere gönderilmekte. Daha sonra, hastanın sonraki sağlık hizmeti alımlarında T.C. kimlik numarası ile doğrulama yapılıyor. Başarılı bir şekilde doğrulaması yapılan hasta, gerekli diğer işlemler için sürecine devam ediyor. Böylelikle hastanın gerçekten o anda hizmet alımı yapacağı yerde olduğu (yerindelik) ve gerçekten iddia ettiği kişi olduğu doğrulanmış oluyor.
20 BİN ECZANEYE E-İMZA
E-Güven Genel Müdürü Can Orhun, ülkemizin e-dönüşüm sürecindeki odak noktalarından biri olan sağlık sektörüne yönelik iş geliştirme, katma değerli yazılım paketleri, yerinde kurulum ve kimlik tespiti gibi pek çok yatırımları bulunduğunu kaydetti. Orhun, “Sağlık sektörünün e-Dönüşümüne; Medical Park, Liv Hospital, Eczacıbaşı Monrol, Eczacıbaşı Sağlık Hizmetleri, Eczacıbaşı Baxter, Medicana, Anadolu Sağlık Merkezi, Kent Hastanesi gibi kurumlarla yaptığımız iş birlikleriyle destek oluyoruz. Ayrıca e-Reçete uygulaması kapsamında Türk Eczacıları Birliği ile de iş birliğine giderek 20 bin eczaneye e-İmza temin ettik. 2003 yılından beri ulusal çapta yürütülen e-Sağlık Projesi’ne hizmetlerimiz ve ürünlerimiz kapsamına sunduğumuz katkı ve yaptığımız yatırımlara hız kesmeden yenilerini ekleyeceğimize inanıyoruz” açıklamasını yaptı.