Sevdik mi tam severiz!
Deloitte Türkiye “Dijitalleşen Dünyamızda Mobil Teknolojilerin Yeri” isimli kullanıcı anketinin 2017 verilerini açıkladı. Araştırmaya göre Türkiye'deki mobil kullanıcılar günde ortalama 78 kez telefonlarını kontrol etme ihtiyacı duyuyor. 2015 anketine göre bu veri günde 70 kere ile sınırlıydı.
Deloitte tarafından 2011 yılından bu yana 6 kıtada 2 yıllık aralıklarla yapılan “Global Mobil Kullanıcı Araştırması”na 33 ülkeden toplamda 53 bin 150 kişinin katıldı. Anket; Cihaz Sahipliği, Cihaz Kullanımı, Erişim Tercihleri ve Teknoloji Farkındalığı olarak 4 ana başlığı ele aldı.
Deloitte Türkiye Teknoloji, Medya ve Telekomünikasyon Endüstrisi Lideri Tolga Yaveroğlu, “Gittikçe dijitalleşen günlük hayatımızı artan bir oranda mobil cihazlarımızla yönetiyoruz. Örneğin sabahları yüzünü bile yıkamadan telefonuna bakanların oranının yüzde 28’e yükselmiş olması, mobilite kavramının çok kısa bir zaman içinde bizleri ne kadar etkilediğini kanıtlar nitelikte. Global Mobil Kullanıcı Araştırması ile bu yıl bir kez daha mobil teknolojilerinin hayatımızdaki yerini ve etkilerini yakından inceleme fırsatı bulduk. Hem Türkiye hem de Avrupa verilerinin yer aldığı raporumuzda çeşitli karşılaştırmalara ve gelecek beklentilerine yer verdik” dedi.
Araştırmaya Türkiye’den 1005 kişi katıldı. Yüzde 92’sinin aktif akıllı telefon kullanıcısı olduğu belirtileni araştırmanın 2013 verileri akıllı telefon kullanıcılarının yüzde 86'yı oluşturduğunu söylüyordu. Akıllı telefon kullanımındaki yadsınamaz yükselişi yüzde 81 ile dizüstü bilgisayar kullanıcıları takip ederken tablet kullanıcıları ise yüzde 63 ile sınırlı kaldı. 2015 yılı verileri ile karşılaştırıldığında, penetrasyon artışı en yüksek olan mobil cihaz ise akıllı saatler.
Araştırma, tüketicilerin bir cihazı kullanırken elde ettikleri fayda arttıkça, o cihazı kullanma sıklığının arttığını ve cihaz üzerine daha çok harcama yapılma olasılığının aynı doğrultuda artış gösterdiğini ortaya koyuyor. Kullanıcıların gün içerisinde akıllı telefonlarına bakma sayısında Türkiye, ortalama 78 defa ile Avrupa ortalamasının (48) 1.5 katını aşıyor. Araştırmanın 2013 verilerine göre Türkiye'de kullanıcılar her 15 dakikada bir telefonlarını kontrol ederken 2017'de bu süre 13 dakikaya kadar indi. Akıllı telefon bağımlılığında Avrupa’nın önüne geçen Türkiye’de uyandıktan sonraki ilk 15 dakika içerisinde telefona bakma oranı yüzde 79 iken, aynı oran Avrupa için yüzde 62 seviyesinde gözlemleniyor. Benzer biçimde yatmadan önceki son 15 dakika içerisinde telefona bakma oranı Avrupa’da yüzde 53 iken aynı oran Türkiye için yüzde 72 seviyelerine ulaşıyor. Türkiye’deki kullanıcıların yüzde 85’i ise uyku için ayrılan zaman içinde bir şekilde telefonlarını kullandıklarını belirtirken, kullanım nedenleri arasında yüzde 51 ile saate bakmak, yüzde 46’ ile sosyal medya bildirimlerini kontrol etmek ve yüzde 33 ile anlık mesaj uygulamalarının kullanılması ilk üçte yer alıyor.
Türkiye’de mobil kullanıcıların yüzde 66’sı telefonlarını gereğinden daha fazla kullandıklarını kabul ederken, yarısı mobil telefon kullanım sürelerini sınırlamaya çalıştığını ifade ediyor. Akıllı telefon kullanımını sınırlamaya çalışan kesimin ise ancak yarısı başarılı olduğunu söylüyor. Ancak başkası telefonu ile görüşme halindeyken cepte ya da çantada bırakmak yüzde 39, veri erişimini yüzde 35 ve ses bildirimlerini kapatmak yüzde 34 gibi yöntemlerin öne çıktığı bu süreçte, deneyenlerin sadece yarısı, bu konuda başarılı olduğunu belirtiyor. Araştırmada öne çıkan bir diğer dikkat çekici sonuç ise ülke olarak telefon değiştirme oranlarımız. Sahip olduğu telefonu son 18 ay içinde değiştirmiş olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 64 olmakla birlikte, gelecek 12 ay içinde telefonunu değiştirmeyi düşünenlerin oranı ise yüzde 56. Avrupa’da ise bu oranlar sırasıyla yüzde 61 ve yüzde 36 olarak ortaya çıkıyor ve gelecek yıl içinde telefonunu değiştirmeyi düşünenlerin oranında Türkiye ve Avrupa arasında ciddi fark gözlemleniyor.
Türkiye, elektronik mağazalarından yana…
Ankete katılan kullanıcılardan yüzde 88’i mevcut telefonlarını hiç kullanılmamış olarak satın aldıklarını belirtirken satın alma kanalları Türkiye ve Avrupa’da farklılık gösteriyor. Türkiye’de kullanıcıların yüzde 58’i mevcut telefonlarını mağazadan alırken, sadece yüzde 16’sı online kanalları kullandığını belirtiyor. Avrupa’da ise mağazadan alma oranı yüzde 42 iken online satın alma oranı yüzde 30 olarak dikkat çekiyor. Bu farkın en büyük nedenlerinden biri mevcut düzenlemeler nedeniyle Türkiye’de kredi kartı ile taksitli cep telefonu satışı yapılamaması ve mobil abonelikler için kimlik doğrulama ve ıslak imza zorunluluğu bulunması gösteriliyor.
Mobil operatörlerimizden ne kadar memnunuz?
Anket kapsamında yapılan Net Promoter Skoru (NPS) ölçümlemesine göre, Türkiye’deki mobil kullanıcıların diğer Avrupa ülkelerine oranla mobil operatörlerinden daha yüksek oranda memnun olduğu ve tanıdıklarına tavsiye eder nitelikte gözüktüğü ortaya çıkmış. Ölçüm yapılan Avrupa ülkelerinde en yüksek NPS puanları Türkiye ve Rusya’da kaydedilirken, mobil operatörlerinden en mutsuz kullanıcıların İspanya ve İrlanda’da yer aldığı dikkat çekiyor.
Anlık mesajlaşma, telefon görüşmelerinin önüne geçti
Haberleşme uygulamaları kırılımında, Facebook ve Facebook Messenger, Instagram, WhatsApp gibi sahibi olduğu diğer uygulamaların e-posta ile birlikte en sık kullanılan uygulamalar olduğu ortaya çıkıyor. Bu uygulamaları saatte en az 1 kere kullandığını belirten kullanıcılar, WhatsApp'i yüzde 56 ile birincilik koltuğuna oturturken, Facebook yüzde 37 ile ikinci, Instagram yüzde 34 ile üçüncü sırada yer alıyor.