Ataklar küresel olarak daha da artacak
Güvenlik, her ölçekteki kurum için bir ihtiyaç, ama her kurumun güvenlik politikasını kendi kritik iş akışına göre değerlendirip belirlemesi de şart. Bitdefender Türkiye Operasyon Direktörü Alev Akkoyunlu, genel olarak yapılacakları sıraladı: Katmanlı güvenlik ürünleri kullanmak (Gateway – Server – Endpoint), kullanılan uygulamaların güncellemelerinin düzenli takibi, kesinlikle verilerin yedeğinin alınması ve bu verilerin fiziksel olarak bağımsız bir alanda da tutulması, güçlü alfa-numerik şifreler kullanılması ve belirli aralıklarla değiştirilmesi, tüm çalışanların, düzenli periyotlarla siber güvenlik alanında eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi, özellikle mobil cihazların bir güvenlik yazılımı ile korunmasının sağlanması.
Büyük ölçekli şirketlerin, güvenlik konusunda görevlendirilmiş ayrı ekipleri ve İK’ları oluyor ancak KOBİ’lerin çoğunluğunda bir BT çalışanı bile olmayabiliyor. “Bu gruba giren şirketler, genellikle dışarıdan danışmanlık alıyor, ancak danışmanlık konularının içerisinde, güvenliğin de ayrı bir kalem olarak detaylandırılması gerek” vurgusunu yapan Alev Akkoyunlu’nun hatırlattığı gibi, dışarıdan danışmanlık alınan firmanın da konusunda deneyimli ve güvenilir olması şart. Taahhüt edilen hizmet kapsamında firmanın danışmanlık hizmeti aldığı firmayı belli periyotlarda kontrol etmesinde fayda olduğuna değinen Alev Akkoyunlu acı bir gerçeğe dikkat çekti: “Örneğin; yedek aldığını söyleyip yedeğinin olmadığını, yaşadığı bir felaket anında öğrenen birçok firma ile karşılaştığımı maalesef belirtmeliyim.”
Kişisel verilerin korunması bugün tüm dünyada siber risklerin artmasıyla ortaya çıkan yeni bir ihtiyaç haline geldi. Kullandığımız cihazlar artık mobil olduğu için siber saldırganların bu tarafta saldırılar gerçekleştirdiğini gözlemliyoruz. “IoT cihazların artmasıyla ve bu alandaki atakların küresel olarak artacağını öngörüyoruz” beklentisini dile getiren Alev Akkoyunlu, bu tabloda stratejilerini şöyle anlattı:
“Tüm dünyada ekonomik bir gerilim yaşanıyor. Türkiye’de 2018 yılı, kur dalgalanmalarının çok yaşandığı bir yıl olduğu için sektörel olarak döviz bağımlı bir yapıya sahip olmamız nedeniyle pek parlak geçmiyor diyebilirim. Ancak, biz her firma için olmazsa olmaz temel ihtiyaç olan güvenlik çözümlerini sunduğumuzdan dolayı istikrarlı bir büyüme yaşadığımızı söyleyebilirim. Dönemsel kampanyalarımız, Türk Lirası ürün satışımızın olması ve ekibimizin müşteri memnuniyeti odaklı çalışması sonucunda başarılı bir sekiz ay geçirdik. Önümüzdeki dönemde bu istikrarlı büyümeyi sürdürülebilir kılmak ana hedeflerimiz arasında yer alıyor.”