Bankacılık sektörü uçtan uca değişiyor
Wincor Nixdorf Uluslararası Yönetim Semineri’nde açıklanan araştırma sonuçları, finans dünyasında beklenen değişimi ortaya koydu.
İstanbul’da 22-24 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilen Wincor Nixdorf Uluslararası Yönetim Semineri’nde açıklanan araştırma sonuçları, finans dünyasında beklenen değişimi ortaya koydu. Buna göre, küresel bazda bankalar yeni teknolojiler ışığında şube dönüşümü için 16 milyar dolar tutarında yatırım yapacak. 2017 yılında şube dönüşümüne bu miktarda yatırım yapmış olması beklenen bankalar, böylece müşteri beklentilerine yanıt vermeye çabalayacak.
20 ülkeden 150 sektör uzmanının katılımıyla İstanbul’da gerçekleştirilen toplantıda açıklanan IDC araştırması hakkında Wincor Nixdorf AG Küresel Bankacılık Faaliyetlerinden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Jens Bohlen şu bilgileri paylaştı:
“Banka şubeleri birer dağıtım kanalı olarak bankalar için çok önemli, ama araştırmanın da gösterdiği gibi şubelerde köklü bir değişim gerekli. Bu projelerin başarılı olması için gereken temel unsurlar ise şube tiplerinin farklılaştırılması, müşteri deneyimi yönetiminin geliştirilmesi ve nakit hareketleri ile diğer standart işlemlerin hızlı ve kolay tamamlanması. Otomasyon teknolojilerine yönelik talep sürekli artıyor. Dönüşüm süreci de tüm tarafları bağlayan getirilere odaklı. Çünkü araştırmaya göre müşteriler 7/24 hizmet imkanından yararlanırken, bankalar kapsamlı süreç otomasyonundan yararlanıyor. Bu da maliyetleri aşağı çekmelerini sağlıyor.”
Hizmette özgürlük ve zenginlik
Bu dönüşüm projelerinin gerçekleşmesi için gerekli yazılımların sunumunun önemine dikkat çeken Wincor Nixdorf CEO’su Eckard Heidloff, gelecek yıllarda yazılım satışlarını iki kat artırmayı hedeflediklerini vurguladı. Diebold ile birlikte temelini attıkları ATM Güvenlik Derneği’nin (ATM Security Association) hedefini bu self servis dağıtım kanalı için güvenlik standartları oluşturmak olarak gösteren Heidloff, “Dernek geçtiğimiz günlerde kuruluş sürecini resmen tamamladı. Üyelik için bankalar, üreticiler ve tedarikçilerden 70 başvuru alındı” bilgisini verdi.
“Bankalar yeni neslin beklentilerine ve yeni teknolojilere yanıt vermeye çalışıyor” diyen Wincor Nixdorf Türkiye Genel Müdürü Hakan Özçubukçu da, yürüttükleri iki proje hakkında şunları söyledi:
“Halkbank ve Wincor Nixdorf ekipleri ortak yürütülen projede ATM’lerdeki arayüzlerin optimizasyonu üzerinde çalışıyor. Ekrandaki yazıların daha kolay okunması için müşteri panelini genişletme hedefiyle yola çıkan bir banka bizim ProFlex yazılımımızı kullanıyor. Bu yazılım bankaların self servis sistemlerindeki hizmetleri ve hizmet ekranlarını özelleştirmelerini, ara bağlantı hizmet operatörlerinden kaynaklanan yükleme sınırlamasından kurtulmalarını sağlıyor. ATM’ler ve merkezi bilgisayar arasındaki iletişimi en aza indirgeyen ProFlex, bankanın ağ maliyetlerini de azaltıyor. Örneğin Garanti Bankası farklı üreticilerden temin ettiği 4 bin farklı ATM’sini bankanın çok kanallı mimarisi ile bütünleştirmek için ProFlex yazılımını kullanıyor. Bu yazılım bankanın ATM ağının tamamında yeni işlevler sunmasına yardımcı oluyor. 2023 nakitsiz değil, ama daha az şubeli bir toplum olacak. Türkiye’de 45 bin ATM’miz var ve bu sayı 55-60 bine yükselecek. Türkiye’de yüzde 32 pazar payımız var.”
Türkiye’de büyüme hakim
Basın toplantısının ardından soruları yanıtlayan Wincor Nixdorf CEO’su Eckard Heidloff, şunları söyledi:
“Herşeye tüketici karar verdiği için perakende dünyası da tüm seçenekleri göz önünde bulundurmak zorunda. Özellikle yazılım odaklı yatırımlarla bu ihtiyacı yakından takip ediyoruz ve bu başlıkta yatırımlarımız sürecek. Türkiye, şube inovasyonundan ziyade, self servise ve dijital gelişime uyum sağlıyor. Türkiye ve Almanya gibi bazı pazarlar arasında farklar var. Örneğin sektör Türkiye’de büyüyor, çok fazla self servis terminali ve ATM var. Ama Almanya, Fransa gibi ülkelerde otomasyon daha yeni başlıyor. Orada ATM’ler yeni yeni yayılıyor ve şube hala ön planda.”
Araştırma, değişimin gerekliliğini ortaya koyuyor
– Tüm kanallarda bütünsellik önem taşıyor. Yani başarı için yalnızca şubelerin değil, online ve mobil kanalların da çok iyi hizmet sunması gerektiği görülüyor.
– Şubelerin, müşterilerin oldukça fazla zaman geçirdiği ve birçok bankacılık işlemini yürüttüğü dijital dünya ile bütünüyle entegre olması gerektiği de araştırmanın sonuçları arasında.
– Bu gereklilik, araştırmaya göre, birçok banka için zorlu bir süreç olduğu gibi, farklı fırsatları da beraberinde getiriyor. Sonuçta şube deneyiminin artması, artan müşteri memnuniyeti demek.
– Optimize edilmiş bir şube ağı, son teknoloji kullanımıyla birlikte müşteri etkileşiminde yüzde 25, kurumsal verimlilikte yüzde 30 artışı ortaya koyuyor.
– Yenilikçi self servis teknolojiler diğer kanallar arasında köprü görevi yaparken, mesafeleri de ortadan kaldırıyor. Böylece her noktaya aynı kalitede finans hizmeti götürmek mümkün olabiliyor.
