“Birçok bulut hizmeti sunan şirket aslında bulut sağlamıyor”
Red Hat’in EMEA’dan Sorumlu Genel Müdürü DeBono, bulutlar arası iletişime uygun platform sunmayan şirketlerin bulut sağlamadığını ifade etti.1993 yılında kurulan Red Hat son dört yılda özellikle önemli bir gelişim göstererek 4 bin kişinin çalıştığı bir yapıya kavuştu. Şirket özellikle açık kaynak çözümler sunma konusundaki başarısıyla tanınıyor.
Türkiye’de de Prolink ile iş ortaklığı yürüterek piyasada boy gösteren Red Hat’in EMEA sorumlusu George DeBono ile sohbet etme imkanı bulduk.
Şirketlerin ihtiyaçlarını, nasıl çözümler sunulabileceğini, iyi bir müşteri ilişkisi oluşturularak elde edilecek sinerjiden bahsettikleri iş ortakları toplantısı gerçekleştirdiklerini ifade eden Red Hat EMEA Genel Müdürü George DeBono, Türkiye’nin çok farklı bir yapıda olduğunu ve gelişimini gözlemlediklerini ifade etti.
Ülkemizdeki faaliyetleri konusundaki hedeflerini sorduğumuz DeBono,”Öncelikle Türkiye’deki büyümemizi devam ettirmek ve buradaki varlığımızı artırmak, Prolink’in de desteği ile işimizi geliştirmek istiyoruz. Burada daha fazla yer almak istiyoruz ve ben de kişisel olarak daha fazla bu ülkeyi ziyaret etmek istiyorum” dedi.
Kamu sektörünün kendileri için öncelikler arasında yer aldığını vurgulayan DeBono Güney Afrika’nın açık kaynak çözümlere geçerek oldukça verimli bir sisteme kavuştuğunu hatırlattı. DeBono, Türkiye’de de ilerleyen dönemde kamu ile çalışmak istediklerini aktardı ve ekledi: “Eğer Türkiye’de önemli bir piyasa fırsatı görmeseydik bu denli heyecanlı olmazdık. Çok rekabetçi bir piyasa bulunuyor burada. Gelişmekte olan ülkeler için iletişim, ücretsiz yazılım ve yeni sisteme geçişin çok önemli olduğunu düşünüyorum.
Açık kaynak ‘özgürlük’ demektir
Açık kaynak bulut çözümlerinin en önemli avantajının öncelikle özgürlük sunması olduğunu dile getiren DeBono, “Açık kaynak olması buluttaki uygulamaların, bilgiişlemin, altyapı servislerinin, geliştirme modellerinin esnekliğini ve çoklu işlem özelliği sağlıyor. Ayrıca, belki de en önemlisi, açık kaynak bulut mimarisi sayesinde bulutlar arası işlemler de yapılabiliyor. Bu sayede aslında bulut bilişim kavramının en önemli tamamlayıcı özelliği gerçekleştirilmiş oluyor. Bulutlar arasında iletişim kurulmadığı sürece gerçek anlamda bulut bilişim hizmetinden söz edilemez” ifadesinde bulundu.
Bulut bilişim çözümlerinin yaygınlaştığından söz eden DeBono, bulutun iş yapılmasına doğrudan katkı sağladığını ancak her şeyin bulut ile yapılamayacağının altını çizdi.
Bulut bilişim ile ilgili kavramsal fikirler ortaya atıldığında, anlamlı bilgilerin oluşturulması, bir verinin birkaç yerde birden tutulmasının önüne geçilerek optimum verimliliğin sağlanması fikri öne çıkıyordu. Günümüzde her bulut sağlayıcısı kendi sistemi üzerinde bulut sistemleri kurduğu için bulut içinde makinelerin iletişiminin önüne geçiyor. İleride farklı platformlarda sunulan çözümlerin birbiriyle iletişime geçebilmesi için çalışmalar yürütülmesi gerekecektir.
Önemli bulut sağlayıcılarından Cisco’nun da geçtiğimiz haftalarda CloudVerse çözümünü tanıtarak bulutlar arasındaki iletişimi sağlamayı hedeflediği görülüyor.
