Biyometri sektörleri yeniden şekillendiriyor


Biyometri, bir insanın kimliğini doğrulamanın en hızlı ve en etkin yoludur. Kimlik doğrulama günümüzde alışverişten bankacılık hizmetlerine kadar çok geniş bir alanda tamamlamamız gereken bir işlemdir. Biyometrik teknolojilerin kimlik doğrulamasında kullanımıyla kimlik doğrulama süreçleri hızlanmakta ve bu süreçlerdeki maliyetler düşmektedir. Eskiden hatırlamakta sürekli olarak zorlandığımız şifreler ve kartlarla kimliğimizi doğrularken artık parmak izi, damar izi, retina tarama gibi yöntemlerle kim olduğumuzu hizmet almak istediğimiz kuruma beyan edebilmekteyiz.
Nihayetinde cüzdan bile taşımayacağınız bir geleceğe yol aldığımızı söyleyebilirim. Öncelikle T.C. Kimlik Kartı projesini bekleyen sektörler yeni atılımlarını gerçekleştirecektir. Bankaların biyometri dönemine en hızlı geçiş yapacak kurumlar olduğunu ve gerek banka şubelerinde gerekse ATM’lerde biyometri ile daha sık karşılaşacağımızı söyleyebilirim.
Kamu kuruluşları ve bankalar biyometriye yöneliyor
Başta kamu ve bankacılık uygulamaları gelmekle birlikte sağlık sektörü ve güvenli geçiş kontrolünün yer alması gereken tüm sektörlerde biyometrik sistemlerin kullanımı yaygınlaşmaktadır. Özellikle bankacılık sektöründe kişisel bilgilerin korunması alanında önemli çalışmalar yapılsa da kişisel bilgilerin çeşitli yöntemlerle ele geçirilmesinin önünde oluşturulabilecek en istikrarlı yöntem biyometridir. Biyometri sayesinde bu tarz özel bilgilere sadece kişinin kendisinin ulaşması sağlanmaktadır. Yapılan alışveriş işlemlerinde ödemeler, biyometrik kimlik doğrulama adımının ardından yapılabilmekte, bu da alışverişi her zamankinden daha hızlı ve güvenli kılmaktadır.
Biyometrik sistemleri kullanan bankacılık sektörü, sahtekarlık ve kimlik hırsızlığına karşı daha başarılı bir kimlik yönetimi çözümüne sahip olmaktadırlar. Bankalarda biyometri kullanılarak müşterilere ATM’ler, bankolar ve POS cihazları ile ulaşılmaktadır.
Türkiye’de SGK öne çıkıyor
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun Biyometrik Kimlik Doğrulama projesi kapsamında 18 ay gibi kısa bir sürede tüm gereklilikleri karşılayarak sunduğu güvenlik seviyesi ve kullanıcı faydaları ile birlikte K!M Pozitif ürünümüzü sunduk. SGK’nın sağlık merkezlerinde tedavi görecek vatandaşların kimliklerinin verimli bir şekilde doğrulanmasına yönelik projesi, ülkemizde sağlık harcamalarına yapılan yatırımın ihtiyaç sahiplerine hizmet olarak doğrudan ulaşmasına yöneliktir. Dolayısıyla söz konusu projedeki en önemli hassasiyetler hız ve güvenlikti. Uluslararası en yüksek biyometri sertifikalarına sahip ve saniyenin yüzde 3’ü kadar kısa sürede doğrulama yapabilen K!M Pozitif ile bu ihtiyaca yanıt verdik.
Ayrıca yakın zamanda elimizde olacak TC kimlik kartlarımızda yer alacak biyometrik bilgiler Morpho sensörleri ile alınacak. Bu alana yönelik planlarımızı yapıyor ve 2 Ar-Ge çalışması yürütüyoruz.
Mobilde biyometri pazarı gelişiyor
Acuity Market Intelligence verilerine göre 2020 yılında biyometrik mobil ticaret gelirlerinin 33,3 milyar Amerikan Doları’na ulaşması beklenmektedir. Biyometrik özellikli akıllı telefon sayısının da 4,76 milyar olacağı düşünülmektedir. Mobil telefonlara indirilecek 4 milyar biyometrik uygulamadan oluşacak gelirlerin 20 milyar dolar civarında olacağını tahmin etmekteyiz. 825 milyar civarındaki ödeme ve ödeme dışı biyometrik işlemlerden doğacak ücret gelirinin 6,8 milyar doları bulacağına inanmaktayız.
Mobilde biyometri kullanımı her şeyden önce kullanıcı kimliğini güvence altına alacaktır. İlerleyen dönemlerde kullanıcılar, akıllı telefonlarını parmak, göz, ses, kalp ritmi, yüz, kulak gibi biyometrik özelliklerini kullanarak açacaklar, mobil bankacılık işlemlerini de bu yöntemle doğruladıkları kimlikleri üzerinden gerçekleştirecekler.
ÖLÇSAN Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Burak Sondal