Ekip çalışmalarında verimlilik artacak
Xerox Türkiye Ofis Grubu Pazarlama Müdürü Erhan Aslantürk, geleceğin ofislerinde çok fonksiyonlu, dokunmatik ekranlı, mobil, renkli, daha hızlı, internet tabanlı kablosuz gibi ürünlerin öne çıkacağını ifade etti. Bu paralelde bu tür ileri teknolojiyle üretilmiş, müşterinin her ihtiyacına cevap verebilecek nitelikteki ürünler talep edilecek. Uzaktan yönetimi sağlayan mobil teknolojiler, yer ve zamandan bağımsız olarak iş yapma olanağı sunması nedeniyle geleceğin ofisleri için vazgeçilmez olacak. Renkli lazer yazıcıların ilk alım ve baskı maliyetlerinin giderek düşmesi renkli baskı talebini artırırken; faks, tarayıcı, fotokopi makinesi ve yazıcıyı ayrı ayrı kullanmaktansa hepsini birden tek bir makineden yapmanın kolaylığı da çok fonksiyonlu ürünlere olan talebi artıracak.
Masaüstü uygulamalar en aza iniyor
Geleceğin ofislerinin masaüstü uygulamalarını en aza indirerek ekip çalışmasının verimliliğin artmasına neden olacağını vurgulayan ZyXEL Tüketici Elektroniği-Kablosuz Ürünler Ürün Müdürü Şamil Doğan, “Rutin işlemleri akıllı ofis uygulamalarının yerine getirmesiyle birlikte ofis çalışanları yaratıcılık gerektiren uygulamalar üzerinde daha fazla zaman harcayarak daha fazla değer üretebilecekler. Donanımsal olarak kullanıcıların önünde ve toplantı odalarında yer alacak dokunmatik ekranlar çalışanın bulunduğu ortama daha fazla uyum sağlayarak daha rahat çalışmasını sağlayacak. Bu ekranlarda yer alacak etkileşimli simgeler, bir parmak dokunuşuyla kullanıcıların ısıyı, hava akışını ya da oda aydınlatmasını tercihlerine göre ayarlanmasını sağlayacak, aynı zamanda çalışanların projeleri paylaşmalarını, takım arkadaşlarıyla daha iyi iletişim kurmalarını ve anında haber gereksinimlerini giderebilmelerini de sağlayacak. Bilgi herhangi bir yüzeye etkileşimli yansıtılarak tüm çalışanların konunun içinde olması sağlanacak” dedi.
Esnek çalışma sistemi avantaj sağlıyor
Avaya Genel Müdürü Sinan Dumlu, son dönemde iletişim teknolojileri alanındaki en önemli gelişmelerin IP telefonu ve birleşik/tümleşik iletişim alanında yaşandığına işaret etti. Dumlu’ya göre bunu tetikleyen önemli gerekçelerden birisi, esnek çalışmanın dünyada yaygınlaşması. Bu eğilim geleceğin ofislerini de şekillendiriyor. Bu konuda Türkiye’ye yakın coğrafyada yapılan bir çalışmanın sonuçlarına değinen Dumlu, şunları aktardı: “Çalışanların yüzde 66’sı esnek çalışma yapısına geçmiştir. Türkiye’de de bu yönde eğilimler gözlemlemekteyiz. Yine bu çalışmada çalışanların yüzde 85’inin esnek çalışmanın yeni işler yarattığına, insanları işte tuttuğuna ve işe geri dönmeleri için fırsatlar yarattığına inandığını söylemektedir. Bu durumun yaygınlaşmasını hızlandırma açısından ilk gereksinim, çalışanların şirketlere uygulama serbestliği verilmesinden çok, yasalar ile bu durumun kurallarının/sınırlarının belirlenmesini beklemesidir. Yasal düzenlemelerin tamamlanması durumunda da çalışanların yüzde 61’i böyle bir alternatifi tercih edeceklerini söylemektedir. Avaya’nın Avrupa ve Rusya’yı kapsayan çalışması esnek çalışma ortamının sağlanması durumunda çalışanların en fazla akşam ve haftasonlarında çalışmayı tercih edeceklerini göstermektedir. Yaptığımız analizler, esnek çalışmanın şirketlere sağladığı avantajları da en yüksekten en düşüğe göre şöyle belirlemiş durumda: Çalışanlar farklı gereksinimler arasında dengeyi daha kolay kurabilecekleri için, doktora gitmek gibi kişisel planlar için işten daha az izin alma ihtiyacı duyuyorlar. Çalışanlar daha mutlular ve üretkenler. Çalıştıkları süre boyunca daha sıkı çalışıyorlar. İşverenlerine daha sadıklar. Tam zamanlı olarak ofiste bulunmayarak işverenlerine tasarruf olanağı sağlıyorlar.”
