Herkes bir gün yazılımcı olacak


Kod yazmadan yazılım geliştirmek; geleneksel programlama dillerine ihtiyaç duymadan, görsel arayüzler ve sürükle-bırak mantığıyla uygulama oluşturmayı ifade ediyor. Xpoda da sunduğu No-Code platformla, yazılım bilgisi olmayan kullanıcıların bile iş süreçlerini hızla dijitalleştirmesine olanak tanıyor.
Xpoda Kurucusu ve CEO’su Şenol Balo, geleneksel yazılım geliştirme sürecinde kod yazmak için yıllarca eğitim almak gerekirken, Xpoda ile kullanıcıların birkaç saat içinde bir uygulama geliştirebilecek seviyeye gelebildiğini vurguladı. Şenol Balo, Xpoda Akademi’de sundukları eğitimlerle de bu süreci desteklediklerinin altını çizdi. Ama Şenol Balo, önemli bir noktaya da dikkat çekti:
“Ancak burada önemli olan nokta, No-Code’un yazılımcıların yerine geçmesi değil, onların işini hızlandırması ve kaynakları daha verimli kullanmasını sağlaması. Sunduğumuz No-Code platformu, yazılım geliştirme süreçlerini 20 kat hızlandırarak projelerin çok daha kısa sürede ve düşük maliyetle hayata geçirilmesine olanak tanıyor.”
Bu yapıyla teknik ekiplerin zamanını manuel kod yazmak yerine, işin stratejik ve yenilikçi tarafına odaklanması için güçlü bir altyapı sunduklarını vurgulayan Şenol Balo, hedef ve stratejilerini paylaştı:
No-Code ve Low-Code arasında nasıl bir fark var?
Dünyada No-Code çözümleri genellikle küçük ölçekli ve basit uygulamalarla sınırlı kalıyor. Low-Code ise az kod kullanarak daha büyük ve karmaşık projeleri yönetebilme imkânı sunuyor. Xpoda, her iki yaklaşımın en iyi yönlerini bir araya getiren hibrit bir model sunuyor. Tamamen kodsuz çalışarak hızlı geliştirme imkânı sunarken, çok büyük ve karmaşık projeleri de yönetebilen bir mimariye sahip. Bu sayede hem iş birimleri hem de teknik ekipler, süreçlerini hızla dijitalleştirebiliyor ve ihtiyaç duyduklarında gelişmiş entegrasyonlar yapabiliyor.
No-Code ve Low-Code teknolojileri şirketlere nasıl avantajlar sağlıyor?
Bu teknolojiler, şirketlerin dijital dönüşüm süreçlerini hızlandırarak önemli avantajlar sağlıyor. Geleneksel yazılım geliştirme süreçleri aylar, hatta yıllar sürebilirken, Xpoda ile 20 kat daha hızlı çözümler üretilebiliyor. Geliştirme süresi ve maliyetleri ciddi şekilde azalıyor. Hızlı eğitim süreci sayesinde teknik ekip kurmak kolaylaşıyor. Şirket içindeki teknik kaynaklar daha verimli yönetiliyor. Büyük ölçekli projeler bile kısa sürede hayata geçirilebiliyor. Kullanıcı dostu yapısı sayesinde isteyen herkes uygulama geliştirebiliyor.
Sunduğunuz çözümler ve eğitimlerle nasıl bir ekosistem oluşturuyorsunuz?
Xpoda, Türkiye’nin ilk ve en büyük No-Code platformu olarak işletmelerin hızlı ve esnek yazılım çözümleri geliştirmesini sağlıyor. Ancak sadece küçük ölçekli uygulamalar için değil, kurumsal süreçlerin tamamını kapsayan büyük projeler için de güçlü bir altyapı sunuyoruz. Ayrıca Xpoda Akademi ile yeni nesil No-Code geliştiricileri yetiştiriyoruz. Eğitimlerimiz sayesinde, yazılım bilgisi olmayanlar bile No-Code Developer olarak kariyer yapabiliyor veya iş süreçlerini dijitalleştirebiliyor. Xpoda’nın bir diğer güçlü yönü ise iş ortaklıkları ekosistemi. Xpoda ile geliştirilen uygulamalar, Türkiye’nin ilk No-Code uygulama mağazası olan Xpodium üzerinden erişime açılıyor. Bu sayede, iş ortaklarımız geliştirdikleri çözümleri kolayca pazara sunabiliyor.
Xpoda’nın yurtiçi ve yurtdışı açılımı nasıl şekilleniyor? Hangi yeni lokasyonlar gündemde?
Xpoda olarak, Türkiye’de güçlü bir konuma sahibiz ve iş ortaklarımızla birlikte ekosistemimizi sürekli büyütüyoruz. Global yolculuğumuzda; şu anda Amerika, Hollanda ve İngiltere gibi stratejik pazarlarda faaliyetteyiz. Ancak, dijital dönüşümün küresel ölçekte hız kazanmasıyla birlikte uluslararası açılımımıza da hız verdik. Özellikle No-Code ve Low-Code teknolojilerine olan ilginin yüksek olduğu bu bölgelerde, işletmelerin hızlı ve esnek çözümler üretmesine yardımcı oluyoruz. Gelecek hedefimiz; bu pazarlarda daha fazla iş ortağı kazanarak Xpoda’nın küresel No-Code dönüşümündeki lider konumunu güçlendirmek.
Kodsuz yazılım, kullanıcısı olan şirketlere ve çalışanlara ne gibi avantajlar sunuyor?
Şirketler için en büyük avantajlardan biri kurumsal yazılım maliyetlerini ciddi şekilde düşürmesi. Geleneksel yöntemlerle yazılım geliştirmek hem zaman alıcı hem de maliyetli bir süreç. Xpoda ile şirketler, kendi ihtiyaçlarına uygun çözümleri hızlıca oluşturabiliyor.
Çalışanlar açısından bakıldığında ise yazılım geliştirme artık sadece IT ekiplerine ait bir süreç olmaktan çıkıyor. Bu durum, hem şirket içindeki inovasyonu artırıyor hem de iş süreçlerini daha verimli hale getiriyor. Örneğin, bir şirketin saha ekipleri müşteri ziyaretlerini Xpoda üzerinden raporlayabilir ve bu veriler ERP sistemine otomatik entegre edilebilir. Böylece süreç tamamen dijitalleşir ve manuel veri girişine gerek kalmaz.
Xpoda’nın kaç iş ortağı var? Bu sayıyı artırmak gündeminizde mi?
Şu anda büyüyen bir iş ortakları ekosistemine sahibiz. Sayısı 60’ın üzerinde olan iş ortaklarımız, Xpoda’nın sunduğu No-Code teknolojisini kullanarak müşterilerine özel çözümler sunuyor. Ancak bu ekosistemi genişletmek bizim için stratejik bir öncelik. Özellikle ERP desteği veren firmalar, özel yazılım firmaları ve dijital dönüşüm danışmanlık şirketleri için Xpoda, hızlı ve ölçeklenebilir çözümler sunan güçlü bir iş modeli sağlıyor. Bu yüzden yeni iş ortakları kazanmak, yurtiçi ve yurtdışında büyüme stratejimizin merkezinde yer alıyor.
İş ortaklarınız, Xpoda ile nasıl bir iş modeli yürütüyor?
İş ortaklarımız, Xpoda’nın No-Code platformunu kullanarak müşterilerine özel iş çözümleri sunuyor. Bu çözümler; kurumsal süreçleri dijitalleştirme, ERP gibi mevcutta kullanılan sistemlerle entegrasyon sağlama, özel yazılım çözümleri geliştirerek işletmelere danışmanlık sunma gibi konuları kapsıyor.
Ayrıca, iş ortaklarımız Xpoda üzerinden geliştirdikleri çözümleri Xpodium’da satışa sunabiliyor. Bu model, iş ortaklarımız için güçlü bir gelir kaynağı yaratırken, müşteriler için de hızlı, düşük maliyetli ve esnek dijital dönüşüm çözümleri sağlıyor. Xpoda olarak iş ortaklarımızın gelişimine destek olmak için eğitimler, teknik destek ve pazarlama desteği de sunuyoruz.