İK’da sirkülasyonu en aza indirmek önemli
Yeni bir yıl, şirketler için sadece bütçeler değil aynı zamanda insan kaynağındaki büyüme için de hedeflerin belirlendiği, detaylı planlamaların yapıldığı bir başlangıçtır. 2023’e girmeden önce de benzer şekilde hemen her şirket insan kaynağındaki planlamalarını yapmış ve büyüme hedeflerini belirlemişti. Ancak özellikle büyük şehirlerde artan barınma maliyetleri, ekonomik belirsizliklerle maaşlarda sıklıkla iyileştirme yapılması ihtiyacı; uzaktan, hibrit ya da ofisten çalışma şartlarında yaşanan değişiklikler; küreselleşme ile birlikte yurt dışında iş bulma imkanının artması gibi nedenlerle işten ayrılmalar arttı ve insan kaynakları ekipleri büyüme hedeflerine odaklanamaz hale geldi.
Hemen her şirkette ‘turn over’ denilen çalışan sirkülasyonu oranının son yılların en yüksek seviyesine geldiğini ifade eden Fenix İnsan Kaynakları Kurucusu Ülker Piri konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Hem çalışanlar hem de şirketler için karşılıklı olarak çok zorlu bir süreçten geçiyoruz. İşiyle ilgili her şeyden memnun olan bir çalışan bile, kendi uzmanlık seviyesindeki kişilerin iki-üç kat yüksek maaşlarla farklı şirketlerde iş bulabildiğini görerek arayışa geçiyor. Pandemiyle birlikte hayatımıza giren uzaktan çalışma şekli çalışanlara büyük bir esneklik ve şirketlere maliyet avantajı sağladığı için tercih edilse de bu sistemde hala çalışan bağlılığının nasıl sağlanacağı çözülebilmiş değil. Sirkülasyonun çok yoğun olması oryantasyon süreçlerini de epey zorlaştırıyor. Tüm bunların aynı anda yaşandığı bir dönemde insan kaynakları ekipleri çalışanları işte tutma konusunda büyük zorluk yaşıyor. Eskiden İK süreçlerine pek eğilmeyen yönetim kadroları bile kendilerini bu kritik gündemin içinde buluyor.”
Piri’nin verdiği bilgilere göre insan kaynakları ekipleri, öne çıkan birkaç sektör haricinde büyük çoğunlukla bu yılı ‘büyüme’ değil, ‘gidenlerin yerini doldurma’ çalışmaları ile geçirmek zorunda kaldı. Yılın son çeyreğinde ise hedefler buna göre revize edildi. Buna göre; yılın son çeyreğinde şirketlerin insan kaynakları alanında üç kritik hedefi var:
1) Çalışan mutluluğuna odaklanarak sirkülasyonu azaltmak: İnsan kaynakları ekiplerinin işe alımda dış kaynaklara yönelerek, kendi odağını işe alımdan çekmesi ve mevcut çalışanları işte tutacak maddi ve manevi yöntemlere odaklanması bekleniyor.
2) Zamanında işe alım yapmak: Bir pozisyon için işe alım süreci başladığında, işlem kısa sürede tamamlanmazsa, ekonomik koşullara bağlı olarak adayın başlangıçtaki maaş ve yan haklar beklentileri değişebiliyor, aday farklı iş imkanları bulabiliyor ve bu nedenle süreç olumsuz sonuçlanıyor. Böyle bir ortamda insan kaynakları ekiplerinin mülakatları, referans kontrolünü, teklif ve belge süreçlerini eskiye oranla daha hızlı tamamlaması bekleniyor.
3) Çalışan bağlılığı için yeni formüller oluşturmak: En çok öne çıkanlar ekonomik koşullar ve uzaktan çalışma şekli olsa da günümüzde çalışan bağlılığının sağlanamamasının pek çok sebebi bulunuyor. Yönetim kadroları, şirketlerin geleceğini tehdit eden bu soruna karşı insan kaynakları ekiplerinin yeni yöntemler bulmasını talep ediyor.
