- Reklam -
Ana Sayfa » Dosya

İnovasyonu Doğru Anlamak: ‘Teşviği düşünen mucit olamaz!’

Ayhan Sevgi Tarafından 26 Ocak 2015
0
1.1K Görüntülemeler




İnovasyonu Doğru Anlamak: ‘Teşviği düşünen mucit olamaz!’

Uzun zamandır hayatımızda yer alan bir televizyon dizisindeki bir cümle, ‘Bilişim Vadisi’nin kuruluşunun konuşulduğu bugünlerde kafamda böylesine bir çağrışıma neden oldu: “Teşviği düşünen mucit olamaz!”

Ülkemizde inovasyon veya yüksek teknoloji ile ilgili bir tartışma olduğu anda akla ilk gelenin “teşvikler” olması ve “ülkede yeterince maddi teşvik var. Neden ileri teknoloji üretilmez anlamıyorum” türünden serzenişler, inovasyonun belli bir iklimde yaşayabilen bir canlı gibi olduğunun anlaşılmadığını ortaya koyuyor. Bu iklimin, binalardan, altyapıdan, makine/teçhizattan ve hatta teşviklerden önce gelen en temel bileşeni ‘insan kaynağı’dır. İnsan kaynağı uygun olmayan bir toplumun araştırma yapması, buradan elde ettiği bilgiyle ürün geliştirmesi ve daha sonra bu ürünün yaygın olarak kullanılmasını sağlaması pek mümkün görünmüyor. Bunu yapabilen bir ülke örneği yok.

Dikenli tel etkisi

Bir tarihçi “ne kadar geçmişe bakabilirseniz o kadar geleceği görebilirsiniz” der.  Teknoloji ve bilim tarihine bakmadan, inovasyonu tanımlamak veya inovasyonla ilgili politikalar belirlemek çok doğru olmaz. Dikenli telin neden ve hangi şartlar altında geliştirildiğini, bu ürünün ortaya çıkmasının Amerika Birleşik Devletleri’nin doğuşu ve zenginleşmesi üzerindeki etkisini anlamadan planlanacak maddi teşvikler bir sonuca ulaşamadan heba olur gider.

Dünya teknoloji ve bilim tarihi göstermiştir ki hemen hemen bütün buluşların arkasında iki temel neden vardır: ihtiyaç ve merak. Bazen rastlantıyla bulunan buluşlar hayatımıza girmiş olsa da o ürünlerin ortaya çıkmasında da yine ihtiyaca veya meraka dayalı bir çalışmayı görürsünüz. Buna en iyi örnek suyun kaldırma kuvvetini bulan Arşimet’tir.  Hamamdan çırılçıplak “Evraka! Evraka!” diye bağırarak çıkan Arşimet, önemli bir konu üzerinde çalışan ünlü bir bilim adamı mıdır yoksa delirmiş bir Yunanlı mıdır?!

Tarihte çeşitli buluşlara imza atmış bilim adamları ve teknoloji geliştiren girişimciler, dönemlerinin ihtiyaçlarını karşılamak veya kendi meraklarını dindirmek üzere başladıkları çalışmalar sonucunda toplum hayatını derinden etkileyen inovasyonlar ortaya koymuşlardır. Steve Jobs ve Steve Wozniak’ın veya Larry Page ve Sergey Brin’in evlerinin garajına kapanmalarının sebebi o dönemde ABD’de dağıtılan bilişim teşvikleri midir yoksa merakları mıdır? Bu çocuklar hangi duyguyla ve nasıl bir iklimde, evlerinin belki de en zevksiz alanı olan garaja aylarca kapanarak dünyayı derinden etkileyen inovasyonlara imza attılar?

İnovasyon için iki anahtar: İnisiyatif kullanmak ve yaratmak

Başarılı inovasyonlara imza atan şirketlerin/kurumların kuruluş hikayelerine baktığımızda, bunları kuran kişilerin gündelik hayatlarında karşılaştıkları bir sorunu çözmek veya gözlemledikleri bir eksikliği gidermek üzere inisiyatif kullanarak kendi başlarına harekete geçtiklerini görürüz. Belirledikleri bir ihtiyacı karşılamak veya meraklarını gidermek üzere bir ürün tasarlayan/yaratan bu insanlar ortaya koydukları yeniliğin yaygınlaşmasını sağlayarak sosyal veya ticari anlamda bulundukları topluma, belki de tüm insanlığa büyük değer katarlar.

Burada en önemli adım, kişinin gördüğü ihtiyaç karşısında ayağa kalkarak harekete geçmesidir. İnisiyatif kullanma, son yıllarda gelişmiş ülkelerde özellikle ilkokul yıllarından itibaren çocuklara kazandırılmaya çalışan girişimcilik becerilerinin en önemli kazanımlarından birisidir. Düşündüğünü geliştirmek için harekete geçmeyen bireylerden oluşan toplumlar ise Vizontele filmindeki söylemle “şerefsizim aklıma gelmişti” seviyesinde kalırlar.

Son yıllarda, gelişmiş ülkeler girişimciliğin yanında yeni nesillerine üretim becerisi kazandırmak üzere, kodlama ve robot tasarım gibi eğitimler de vermektedir. Obama’nın geçen sene ABD’de düzenlenen ve 20 milyondan fazla çocuğun katıldığı “Hour of Code” etkinliklerinin açılışında yaptığı süresi kısa, anlamı büyük konuşmasında “çocuklar lütfen bilgisayarlarınızda sadece oyun oynamayın, bir oyun da siz kodlayın. Bu sadece sizin değil ülkemizin geleceği için de çok önemli” ifadelerini iyi anlamamız gerekiyor. Geçen ay Avrupa Birliği, üye ülkelerin eğitim bakanlarına gönderdiği mektupta “kodlama eğitiminin mümkün olan en erken yıllarda verilmeye başlanmasının Avrupa’nın geleceği açısından önemi” vurgulanmaktaydı. Bugünün çocukları ileri de hangi mesleği icra ederlerde etsinler, kullanmak zorunda olacakları en temel çözüm ve üretim aracı bilişim olacak. Kodlama, robot tasarım/kodlama ve üç boyutlu yazıcıların hayatımıza daha yoğun girmesiyle üç boyutlu tasarım, önümüzdeki yıllarda en temel beceriler arasında yer alacak.

Sonuç olarak, 20’li yaşlarındaki gençlerimize 100’er bin lira tekno-girişim hibesi dağıtıp beyaz eşya, otomotiv ve mobilya sanayini desteklemek yerine!, onlara ilkokul, hatta okul öncesi yıllarından başlayarak girişimcilik ve teknolojiyle üretim becerisi kazandırırsak, ülkemizin geleceği için çok daha sağlıklı bir iş yapmış oluruz. İnovasyon, bu teşvikleri dağıtan 5 kişilik jüriyi ikna edecek proje dosyalarından çok daha kapsamlı bir kavramdır.

Son söz: Teknoloji tarihini anlamadan, içinde yaşadığın kültürü anlayamazsın!

 

Doç. Dr. Selçuk Özdemir

Ayhan Sevgi

BThaber Yayın Koordinatörü





Yazar

Ayhan Sevgi

BThaber Yayın Koordinatörü

Şunlar da hoşunuza gidebilir
Kurumsal verim ve inovasyon Oracle’da buluşuyor
26 Kasım 2019
Yaratıcı projeler Almanya’da sergilenecek
17 Ocak 2019
Sonraki Habere Geç

Turkcell'de Ciliv dönemi sona erdi

Bir Yorum Bırak

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.

  • Bizi takip etmek için

  • Popüler İçerikler

    • 1
      Eğitim dönemine geri sayımda dijital tahsilat hız kazanıyor
    • 2
      5G, Dijitalin Yüzyılı’na yön verecek 
    • 3
      Sistem Global’den deprem bölgesine özel teşvik haritası
    • 4
      Kiralama modeline dair detaylar ele alınıyor

  • " Bu sitede yer alan yazılar (içerik) üzerindeki 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu altında düzenlenen tüm maddi ve manevi haklar eser sahibi olan BThaber'e aittir. Söz konusu içerikler eser sahibinin izni olmadan kopyalanamaz, çoğaltılamaz, işlenemez, değiştirilemez veya başka internet sitelerinde ya da basılı veya görsel yayın yapan diğer mecralarda yayınlanamaz. "
    +90 212 9125174
    İletişim & Satış : man@bthaber.com.tr
    Bulten Gönderimi : bulten@bthaber.com.tr

    BThaber Bültenleri İçin Kaydolun





  • BThaber’de aramak için:

  • Son İçerikler

    • DE-CIX'ten Yapay Zeka İnternet Değişimi (AI-IX) mimarisi...
    • Yapay zekâ okur yazarlığı, kullanıcı psikolojisini şekillendiriyor
    • DİA’dan WhatsApp entegrasyonunda Webhook dönemi
    • Anadolu’da e-ticaret önemini artırıyor
    • Küresel girişimcilik platformu, Istanbul Slush’D ile geliyor

  • KÜNYE
  • Anasayfa
  •   
  •  
  •   
© Copyright 1995 - 2025 BThaber | Powered By BUBERKA YAZILIM
Geldanlagen
Aramaya başlamak için birşeyler yaz ve enter tuşuna basın

Bildirimler