İş günleri ve mesai saatleri yeniden tanımlanıyor

Küresel bazda özellikle pandemi süreci ile uzaktan çalışmanın birçok sektörde zorunlu olarak uygulanması, çalışma yaşamında yeni çalışma biçimlerini gündeme getiriyor. “Haftada beş gün yerine dört gün çalışarak aynı maaşı almak mümkün olabilir mi?” sorusuna yanıt aranırken, bir ‘esnek çalışma’ yöntemi olan ‘sıkıştırılmış iş haftaları’ düzenlemesinin birçok ülkede uygulandığına dikkat çekiliyor. Bu yöntemde haftalık 5 gün olan çalışma programı daha az zamana sıkıştırılıyor ve örneğin günlük 8 saatlik çalışma yerine günde 10 saat ve haftada 4 gün olarak düzenleme yapılıyor. Konuyla ilgili bilgi veren Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Reklam Tasarımı ve İletişimi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Dinçer Atlı, şunları söyledi:

“Dünyada Covid-19 süreci ile birlikte uzaktan çalışmanın birçok sektörde zorunlu olarak uygulanması, çalışma yaşamında yeni çalışma biçimlerinin gündeme gelmesine neden oluyor. Özellikle İzlanda, Japonya, Yeni Zelanda, Almanya, Finlandiya, İspanya ve İngiltere gibi ülkelerde ücret kesintisi olmadan azaltılmış çalışma saatleri, yani ‘haftada dört günlük çalışma düzeni’ konusunda sendikalar, sivil toplum örgütleri ve bazı politikacıların başlattığı tartışmalar gündemde yer tutmaya başladı. Bir ‘esnek çalışma’ yöntemi olan ‘sıkıştırılmış iş haftaları’ düzenlemesi ise insan kaynakları uygulamalarında yer alan bir yöntem. Bu yöntemde örneğin haftalık 5 gün olan çalışma programı beş günden daha az zamana sıkıştırılıyor ve günlük 8 saatlik çalışma yerine günde 10 saat ve haftada 4 gün olarak düzenleme yapılıyor. ABD, Yeni Zelanda, Avustralya, İngiltere, Almanya gibi ülkelerde uygulama alanı bulan bu düzenlemelerde genellikle İzlanda örneğindeki gibi toplam çalışma süresi azaltılmıyor, çalışma süreleri belirli günlere sıkıştırılıyor. Bu gibi uygulamalar önümüzdeki süreçte daha çok tartışılacak ve uygulamalar çeşitli ülkelerde daha fazla uygulama alanı bulacak. Zira araştırmalar da gösteriyor ki, çalışanlar iş yoğunluğu ve iş stresinden uzaklaşır ve işverenleri ile gönül bağı içerisinde olurlarsa hem verimlilik hem iş kalitesi artıyor. Verimlilik ve iş kalitesinin artması işverenler için kârlılık anlamına geldiği için hem çalışan hem işveren hem de müşteriler açısından bir kazan-kazan durumu oluşturuyor.”