İSKİ CIO’su Tayfun İşbilen: “KAMU KAYNAKLARINI DİKKATLİ VE ÖZENLİ KULLANIYORUZ”
“İSKİ’de dijital dönüşüm sürecine başladığımızda; öncelikle nasıl bir altyapı belirleyeceğiz, neler yapacağız, ihtiyaçlarımız ne, onları belirledik. Mevcut yapımızın ve uygulamalarımızın analizini yaparak nerelerde lisanslı nerelerde açık kaynaklı ürünler kullanacağımızı belirledik. Lisanslı ürünlerin vermiş olduğu bir güven var o yüzden sağlam bir ihtiyaç analizi sonrasında açık kaynak kodlu ve lisanslı ürünlerle hibrit bi yapı oluşturduk. Açık kaynak kod ürünlerle frontend ve backend tarafını ayırıp bir mimari oluşturduk. Bir yıldır devam ediyor proje. İlk fazının sonuna gelmek üzereyiz. Şöyle ilerledik: 40 kişilik bir ekibimiz var. Genellikle bu tür büyük dönüşüm projelerini yüklenici firma beraber yapmalısınız. Yani onlar iş için 20 kişi belirliyor, 20 kişi de biz belirliyor, birlikte yazıyoruz. İkinci fazına da başladık. 25 yıldan fazladır kurumun kullandığı sistemlerden bahsediyoruz. Abone, kurum içi, CBS… Yeni kurguladığımız sistemlerin de kurumun sürekliliğini sağlayabilmesi zorunlu.
Bu operasyonu yönetmek için sizin bunu otomatize etmeniz lazım. İşte biz bu yeni dönemde özellikle OT network’ü de OT güvenliğini de IT yapısından ayırdık. Sistemlerimizi dışardan erişime açmak zorundasınız, çünkü her yerden kontrol etmek gerekiyor. Orada önemli bir çalışmamız oldu. 7 milyona yakın abonemiz var. Bütün abone operasyonlarını dijitale taşıdık. Özellikle salgın döneminde kapanmalara uzaktan çalışmaya hızla adapte olup elimizdeki kaynakları iyi kullandık. Özellikle e-Devlet ile çalışıp gelinen noktada bireyler artık abonelik, adres değişikliği gibi operasyonlarını e-Devlet’ten yapabiliyor. Bunun yanında Mobil İSKİ İstanbulSenin, IVR, E-şube uygulamalarımız ile vatandaşımız zamanını şubeye giderek harcamıyor elindeki telefon ile neredeyse İSKİ ile alakalı her işini yapabiliyor. Online kanalları kullanım oranı giderek artıyor. Biliyorsunuz ki kamu özel her kurumun gündeminde yapay zeka var. Bu alanda bizim yaptığımız bir çalışmadan örnek vereyim size. Biz tüketim tahminleme ve kullanıcı profilleme çalışması yaptık, ama ilgili birimlerden konuyu, hedeflenen sonucu veya yapay zekayı tam olarak anlayamayan kişilerden “bizim excellerimiz var, onunla yapıyorduk” cümlesini ve buna benzer bir çok söylemi duyduk. Oysa otuza yakın farklı su kullanım profili var. Bireysel abonelerde dahil olmak üzere kamu, iş yeri, indirimli, okul, hamam gibi bir çok grubumuz ve alt grubumuz var. Hepsinin tarifesi oluşturulurken uygulanan mevzuat ve kurallar birbirinden farklı. Abonelerde de ortak kullanım, ortak sayaçlar var. Her proje içinde değişimi barındırır. Bunun temeli de her zaman insandır. Biz tüm bu söylemlerde kavga etmek yerine açıklmalar örneklerle aynı yerde olmamızı sağladık.
Bizim alanın kendine ait bir dili var dışardan anlaşılması zor. Biz bu projelerle projenin kapsamını hedefini neyi neden yaptığımızı bıkmadan usanmadan kimin aklında soru işaretleri varsa anlatıyoruz. Bu örnekte ise tereddüttü olan arkadaşlarımızla geçirdiğimiz zamanın sonrasında sonuçları heyecanla beklediler. Onlar için sürpriz olan, yani 10 yıllık veriyi ortaya koyup “Ben önümüzdeki sene mart ayının ilk haftası ne kadarlık su tüketeceğim %85 oranda biliyorum ve bu çok kıymetli bilgi olmuş, hangi depoya ne kadar su koyacağım, nereden ne kadar su basacağı bilgisini buradan kullanıyor olacak. Bu zorlukları sabırla aşıyoruz. Biz kurumumuzda, bir kamu yapısı olarak, gerçekten çok yeni teknolojilerle çok iyi işler yapıyoruz. Daha büyük işleri birlikte yapıyor olacağız. IT tarafında yaptığımız yatırımlar OT de bize tasarruf olarak dönüyor. Kamu önemli, çünkü harcadığımız şey bizim paramız değil, harcadığımız kaynak kamunun kaynağı. Onun için çok daha dikkatli ve özenli harcamaya çalışıyoruz.”
