İsrail’den 45 dolara PC


Arap asıllı iki İsrailli (Kossay Omary ve Rabeeh Khoury), çok az enerjiyle (3 watt) çok iş yapabilen ufacık bir bilgisayar ürettiler. Adını CuBox-I koydular. Sadece 91 gram. 5x5x5 cm boyutlarda. Fiyatı da şaka gibi: 45 dolar.
CuBox’un ufaklığı, ucuzluğu, yeteneği ve “yeşil”liği, İsrail’in neden bir “startup” ülkesi olduğunun da kanıtı. 8 milyona yakın nüfusuyla İsrail’de 5 bine yakın “startup” şirket var. ABD’de öyle bir şirket, adam başına 75 dolar başlangıç sermayesi (VC) çekerken, İsrail’de 170 Dolar çekiyor. Bu miktarın büyük kısmı İsrail dışı fonlardan…
Ülkemizde sık sık örnek gösterilen İsrail “mucizesi” elbette gökten sepetle inmedi ve sihirli bir değnekle yoktan var olmadı. Bunda tarihi ve kültürel nedenleri (çok çok önemli olmalarına rağmen) bir kenara bırakırsak, geriye “somut” nedenler kalıyor:
ABD dışında dünyadaki ilk Ar-Ge merkezi 1947’de Hayfa’da kuruldu. İsrail’in devlet olarak kurulmasına daha bir yıl vardı.
1948’den bu yana askeri amaçlı Ar-Ge ve inovasyona bütün hükümetler destek verdi. Hangi parti veya koalisyon yönetimde olsa da bu devlet politikası değişmedi. Buna ek olarak üniversiteleri, kalite ve öğretim gücü bakımından bütün hükümetlerce desteklendi. Hayfa’daki Technion gibi dünya çapında saygın teknik üniversiteleri var. Bir kaç cümleye sıkışan bu özetlerde geçen “hükümet” sözcüğü en yaşamsal olanı. Hükümetler, parti farkı gözetmeksizin, ülkenin teknik üstünlüğünü korumasını daima ulusal bir dava olarak gördüler. Bu sayede, dünyadaki teknoloji şirketlerinin borsası NASDAQ’ta 60 İsrail şirketi var bugün. İsrail’in başarısı bu kadara sığacak gibi değil, ama bir “hatırlatma” olarak işe yarar.