İstikbal mobildedir
Ulu Önderimizin güçlü bir devlet vizyonu için söylediği “İstikbal Göklerdedir” vecizesi, güçlü bir şirket vizyonu için söylenecekse “İstikbal mobil teknolojilerdedir” denilebilir.
Geçtiğimiz her gün sunduğu hizmetler, hayatımıza kazandırdığı kolaylıklar ve sosyal hayata etkileri nedeniyle artık çocuklarımız bile bu ortama hızlı uyum sağlıyor ve beklentilerini yüksek tutuyorlar. Sosyal hayatımıza etkisi ise facebook ve twitter ile tarifi imkansız bir boyuta geldi ki sosyoloji ve psikoloji profesörleri birleşse sosyal medyadaki psikolojik bunalımları ve ikincil kişilikleri açıklayabilir mi emin değilim. Lakin bu bunalıma detaylıca başka bir yazıda iç dökeriz.
Geleceğin aslında bulut bilişimle birlikte mobil teknolojiler ve ortamlar ile renkleneceğine artık kesin gözüyle bakılıyor. Ülkemizdeki yeni nesil bu vizyona hazır. Çünkü çocuklarımıza bugüne kadar 15 milyon tablet PC dağıtılmış. Hayatımızda alışkanlıklarımızın değişmesine de az kaldı denilebilir. Önümüzdeki yıllarda mobil cihazlarımız ile elektronik para harcayabiliyor olacağız. Havaalanında kimlik kontrolü yine mobil cihazımız ile yapılabilir olacak.
Bir şirket gözüyle mobil teknolojiler ise zamanla birlikte para da kazandıran bir unsur oldu. Saha personeli artık şirket uygulamalarına çevrimiçi olarak veri aktarabiliyor ve anlık verileri çekebiliyor. Örneğin bir satış uygulamasını kullanarak bayisindeyken sipariş girip, stok sorgulayabiliyor.
Bireysel olarak ise cep telefonsuz bir günü düşünebiliyor musunuz? Cep telefonumuzu kapattığımız uçak yolculuklarından inerken ilk yaptığımız şey nedir? Sabah uyandıktan sonra gözümüzün ilk aradığı… Evden çıkarken yanımıza aldığımızı iki kere kontrol ettiğimiz… İş dışındayken e-postalarımızı, şirket işlerimizi takip ettiğimiz, canımızın sıkıldığı anda elimize alıp internet veya mobil uygulamalara dalıp gittiğimiz ortam nedir? Bizi “out of office” iken aslında içerde tutan… Altıncı duyu organımız olan cep telefonumuz değil mi? Bazen onun sayesinde görüyor, konuşuyor ve duymuyor muyuz? Onu evde unutmama çabamız da bu yüzden aslında. Bir duyu organı hassasiyetimiz bu yüzden.
