New York’un yoğurtçusu
Bu 24/7 şehrin en hareketli ve en genç bölgesi SoHo’da yenilik: Yoğurtçu!
Türk girişimci Hamdi Ulukaya’nın Çoban kelimesinden yarattığı Chobani, bir “yoğurt bar” olarak açıldı. Bu sayfalarımızı okuyanlar hatırlar: Temmuz’da yine aynı yörede, 20 değişik çeşit sütlaç satan bir dükkandan söz etmiştim. Hamdi Beyin dükkanı, oranın bir sokak üstünde.
Buradaki yoğurdun farkı ve yenilikçiliği, sunumunda.
Süzme yoğurda fındık, fıstık, taze meyvalar, bal, siyah çukulata, nane yaprakları v.s. ekleyerek çok cazip görsel ve tadsal tasarımlar yapıyor. Saydam kaselerde sunuyor.
Küçük kasede alırsanız 3.75 dolar. Daha büyüğü 4.75’e.
Hamdi Bey’in, mütevazi ve sıradan yoğurda getirdiği inovasyon, 2005’te bir Amerikan yoğurt tesisini satın almasıyla başlamış. Sonra, 2007’de Chobani markasıyl
a süzme yoğurt satmaya girişmiş. Sonra sıra, SoHo’da yoğurt bar açmaya gelmiş.
Ama “bizim” açımızdan bir imaj sorunu var: Chobani’yi “Yunan Yoğurdu” diye tanıtıyor.
Hamdi Bey, şirketin gelirinin yüzde 10’unu hayır için dağıtmak üzere bir de vakıf kurmuş. Son olarak, bir hastaneye 255 bin 450 dolar bağışta bulundu. Londra olimpiyatına katılan ABD takımına sponsor oldu.
ABD’nin halen üçüncü büyük yoğurt üreticisi olan Chobani, bu yılın sonunda cirosunun 1 milyar doları aşmasını bekliyor. Bu arada, Idaho eyaletinde 250 milyon dolarlık bir yatırımla bir yoğurt fabrikası da kuruyor.
Ne yazık ki bu mükemmel girişim ve inovasyon öyküsü, Hamdi Bey’le eski eşi arasındaki alacak-verecek davası yüzünden Amerikan basınında gölgeleniyor.
