See No Limits etkinlik serisi teknolojiyi deneyimleme fırsatı sundu

Canon’un yaratıcı toplulukları ileri seviye görüntüleme çözümleriyle buluşturan See No Limits etkinlik serisinin en yenisi, 20 Aralık Cumartesi günü İstanbul Hilton Bosphorus Otel’de gerçekleşti. Profesyonel fotoğrafçılar, video içerik üreticileri ve sektörün yaratıcı aktörlerini bir araya getiren etkinlik; Canon’un en yeni modelleri EOS R6 Mark III ve EOS C50’nin sunduğu özgür, esnek ve yüksek performanslı üretim anlayışını uygulamalı atölyelerle keşfetme imkânı sundu.
Gün boyunca gerçekleştirilen özel oturumlarda, kompakt yapısıyla setlerde maksimum hareket kabiliyeti sunan EOS C50’nin sinematik yaklaşımı ile hibrit üretimde hız, hassasiyet ve akıcılığı bir araya getiren EOS R6 Mark III, profesyonel anlatının merkezine taşındı. Canon Marka Elçileri ve alanında uzman konuklar, katılımcıları gerçek prodüksiyon süreçlerinin içine dahil eden deneyimler paylaşarak her iki modelin sahadaki etkisini birebir aktardı.

Hibrit üretimde akış
Etkinliğin ilk iki atölyesi, fotoğraf ve videoyu tek bir üretim pratiğinde buluşturan EOS R6 Mark III odağında gerçekleşti. Video içerik üreticisi Mert Sezer, dinamik sahnelerde akışkanlığı artıran çekim tekniklerini ve modern video anlatımını uygulamalı örneklerle aktarırken; moda ve düğün fotoğrafçısı Mustafa Lokman Sevim, kameranın zorlu saha koşullarındaki performansını, hızlı ve güvenilir otomatik odaklama yapısını ve hareketi yakalama gücünü katılımcılarla paylaştı.
Atölyeler boyunca katılımcılar, hibrit üretimin pratik avantajlarını ve EOS R6 Mark III’ün sunduğu yaratıcı esnekliği doğrudan deneyimleyerek kendi üretim süreçlerine yeni bakış açıları kazandırdı.
Canon Marka Elçileri Burak Günaydın ve Çağla Çağlar tarafından gerçekleştirilen üçüncü atölye, sinematografik anlatımı kompakt bir gövdede bir araya getiren EOS C50’ye odaklandı. Katılımcılar; set ortamlarında hız kazandıran ergonomik tasarımı, açık kapı kayıt (open gate) sayesinde farklı platformlara uyarlanabilen anlatım özgürlüğünü ve 7K kayıt kapasitesinin sunduğu geniş görsel alanı uygulamalı çekimlerle keşfetti. EOS C50’nin hem sinema profesyonelleri hem de bağımsız içerik üreticileri için sunduğu yaratıcı serbestlik, gün boyunca yoğun ilgi gördü.
Canon, See No Limits etkinliğiyle bir kez daha kullanıcılarına yalnızca ürün değil, bir deneyim alanı sundu. Etkinlik kapsamında kurgulanan beş ayrı deneyim alanı, Canon’un uçtan uca görüntüleme ekosistemini katılımcılarla birebir buluşturdu. Canlı yayın stüdyosu simülasyonunda içerik üreticileri özel Canon PowerShot V1 ve Canon EOS R50V modellerinin performansını gerçek yayın senaryolarında test ederken; stüdyo simülasyonunda EOS R6 Mark III makro lenslerle ürün fotoğrafçılığı deneyimi sunuldu. Gerçek model eşliğinde kurulan profesyonel stüdyo alanında ise EOS R6 Mark III’ün moda ve düğün fotoğrafçılığındaki ışık, renk ve detay yönetimi uygulamalı olarak deneyimlendi.
Ayrıca hareketli sahneler için tasarlanan özel alanda EOS C50, EOS C80 ve EOS C400 kameralarının dinamik çekim performansı canlı gösterilerle sergilenirken; son deneyim alanında Canon kameralarla elde edilen görüntüler, profesyonel yazıcılar ve Selphy CP1500 mobil fotoğraf baskı cihazları aracılığıyla anında çıktıya dönüştürüldü. Böylece katılımcılar Canon’un görüntüden baskıya uzanan entegre ekosistemini gerçek senaryolarda test etme, uzmanlarla birebir çalışma ve kendi yaratıcı pratiklerini ileriye taşıyacak içgörüler edinme fırsatı buldu. Bu yaklaşım, Canon’un yaratıcı ekosistemi uzun vadeli olarak güçlendirme vizyonunun altını bir kez daha çizdi.
Canon Orta Doğu ve Türkiye B2C İş Birimi Direktörü Binoj Nair, “See No Limits, Canon’un yalnızca ileri teknoloji geliştiren bir marka değil, aynı zamanda yaratıcılığın gelişeceği alanları da tasarlayan bir partner olduğunu ortaya koyuyor. EOS R6 Mark III ve EOS C50 ile kullanıcılarımızı yeni ifade biçimleriyle buluşturuyor, onların üretim yolculuklarında ilham veren bir eşlikçi olmayı sürdürüyoruz. Kreatif toplulukların ihtiyaçlarını dinleyen, onları güçlendiren ve özgürleştiren bu deneyimlerin, yaratıcı ekosisteme uzun vadeli değer katacağına inanıyoruz” dedi.