Şirketler, beklentilerini net belirlemeli
SUSE Türkiye Genel Müdürü Seçil Songür
Bulut hizmetleri son yıllarda bir dönüşümün ana ekseni olarak öne çıkıyor. “Uygulama mimarilerinde mikroservis tabanlı yapıya yönelimle birlikte, yeni nesil uygulamalarda mikroservis hizmetlerinin ve DevOps kültürünün giderek yaygınlaştığı da yadsınamayacak bir gerçek” tespitini paylaşan SUSE Türkiye Genel Müdürü Seçil Songür’e göre, mikroservislerin hayatımıza girmesiyle birlikte Linux konteyner yapılarının popülerliği de artmakta. Bu yapıların en önemli avantajlarından biri ister yerelde, ister genel/özel bulut ortamlarında çalışabiliyor olması. Böylece kurumlar hibrit bir altyapı oluşturabilmekte, uygulamalarını buna uygun kurgulayabilmekte. Günümüz bulut hizmetleri sayesinde kurumlar, uygulamalarının bazı iş yüklerini bulut hizmeti sağlayıcılarına aktarabilmekte. Böylece kurumlar, bir yandan uygulamalarının ölçeklenebilirliğini arttırırken, bir yandan daha kritik işler için kendi veri merkezlerindeki sistemlerini kullanabilmekte. “Bu ve benzeri hibrit yapıya sahip uygulamalar sayesinde, artık kurumlar daha kolay ölçeklenebilir, daha kolay yönetilebilir ve kurumlar için daha maliyet-etkin çözümlere sahip olabilmekte” yorumunu yapan Seçil Songür, hibrit mimarinin doğru kurgulanmasının, kurumların sahip olacakları hibrit uygulamaların verimliliğini ve ölçeklenebilirliğini doğrudan etkileyebileceğine işaret etti. Bu nedenle doğru danışmanlık hizmetinin alınması da kurumların uygulamalarının başarısında anahtar role sahip. Seçil Songür, bu mimaride stratejilerini anlatırken, beklentilerini de şu sözlerle paylaştı:
“Kurumlar, hibrit mimari tasarımında öncelikle bulut hizmeti içerisinde uygulamalarının hangi parçasını ne amaçla kullanacaklarına dikkat etmeli. Uygulamalarının bulut hizmetleri ile uyumluluğu, kendi veri merkezlerinde hibrit mimariye uygun bir özel bulut yapısına sahip olup olmadığı da önemli. Bu sebeple şirketlerin kendi iş yapış ve organizasyon modelini göz önünde bulundurarak, hibrit buluttan ne beklediklerini iyi tanımlamaları gerek. 2018 sonlarına doğru döviz fiyatlarında ortaya çıkan dalgalanma, 2019’da kurumların maliyetlerini önemli ölçüde etkilemekte. Kurumlar maliyetlerini aşağı çekebilmek için, özellikle açık kaynaklı çözümlere giderek daha fazla ilgi duymakta. Açık kaynaklı kurumsal çözümlerimizle müşterilerimizin maliyetlerini düşürmelerine yardımcı oluyoruz. 2019, bu anlamda hibrit mimariye yönelimde özel bulut (private cloud) çözümlerinin, buna uygun olarak, hem yerelde hem genel bulut üzerinde konteyner hizmetlerinin (Container as a Service) kullanımının yoğunlaşmasını beklediğimiz bir yıl olacak. Hibrit uygulamalarda DevOps süreçlerinin yaygınlaşması ile buna uygun çözümlerimizle müşterilerimize hizmete devam edeceğiz.”
