Tekilleştirmeyle veri kaybı yaşanır mı?


Hemen her depolama ve veri yönetim çözümünde olduğu gibi tekilleştirme kavramı da veri kaybı soru işaretlerini doğuruyor.
Başlıkta sorduğumuz sorunun cevabını sektörün hizmet sunan şirketlerinden almaya çalıştık. Genel olarak kanı, donanım ve yazılım uyumu üzerinde dururken, doğru yedekleme araçlarının tercih edilmesinin de önemi vurgulandı. Prolink Kıdemli Satış Öncesi Sistem Mühendisi N. Emren Turan, “Tekilleştirmede yaşanabilecek hatalara karşı yazılımsal birçok kontrol ve koruma teknolojileri geliştirilmiştir. önemli nokta; karar vermeden önce yazılımın olgunluğu ile temel donanım gücünün ne kadar başarılı bir birliktelik sağladığının iyi değerlendirilmesidir” şeklinde konuştu.
“Tekilleştirme algoritması veriyi tek başına anlamlandırılamaz dosya altı parçacıklara bölerek sakladığı için bu endişelerin ilk bakışta akla gelmesi mümkündür” diyerek sözlerine başlayan GlassHouse Türkiye Satış Yöneticisi Ömer Öztürk, “Doğal olarak ilk akla gelen soruna en yüksek hassasiyetle çözüm üretildiğinden, sunduğumuz çözümlerdeki veri bütünlüğünün bozulma ihtimali teorik olarak iğne ucunun kaplayacağı alana birbiri ardına üç kez yıldırım düşmesiyle aynıdır. Doğru çözüm seçildiğinde böyle bir riski hesaba katmaya gerek yoktur” açıklamasını yaptı.
Kendi kendini iyileştirme mekanizması öne çıkıyor
Teknoser Kurumsal Sistem Çözümleri Uzmanı Selim Selveroğlu’na göre, tekilleştirme teknolojilerinde çok da bahsedilmeyen madalyonun öteki yüzü var. Veriyi oluşturan parçalar disk üzerinde tek kopya saklandığı için risk oluşturduğunu ifade eden Selveroğlu, “Bu tek kopyada bir bozulma olursa verinin geri kalanı kullanılamaz durumda olacaktır. Bu nedenle tekilleştirme teknolojisini kullanan ürünleri seçerken kendi kendini iyileştirme (self-healing) mekanizması ve algoritması olan ürünlerin seçilmesi önem kazanmakta” dedi.
Tekilleştirme teknolojisi kullanılması durumunda, kullanılan sisteme göre değişmekle beraber, sistem arka planda bir indeks oluşturduğunu ifade eden Proline Teknik Müdürü İbrahim Erturan, “Bu indeksin bozulması durumunda veri kaybı oluşabilir. Bu açıdan bakılacak olursa iş kritik uygulamaların verilerinin depolandığı alanlarda tekilleştirme yapılması çok tavsiye edilen bir yöntem değildir. Ancak verinin CDP (Continuous Data Protection/Veri Sürekliliğinin Korunması) ile veya yedekleme yöntemleri ile korunması durumunda bu tarz veriler için de tekilleştirme önerilebilir” şeklinde özetledi.
Geri yükleme performansına dikkat edilmeli
Yedekleme performansı ve tekilleştirme oranlarına dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden IBM Türk Teknoloji Lideri Kıvanç Uslu, geri yükleme performansının çok kritik bir konu olduğuna dikkat çekti ve mutlaka çözüm sürecinde değerlendirme kriterlerinden biri olarak ele alınması gerektiğini söyledi. Şirket olarak “tekilleştirme” adını verdiğimiz verilerin blok bazında incelenerek sadece bloklardaki değişikliklerin yedeklenmesini kullanıcılara sunduklarını aktaran Uslu, “Gerçekleştirdiğimiz pek çok TCO/ROI analizi uzun süreli arşivleme açısından en doğru katmanın halen teyp olduğunu gözler önüne sermektedir. Tekilleştirme altyapıları yedekleme ortamları ve kısa süreli arşivler için çok uygun olsa da uzun süreli arşivlerin teyplerde saklanması en verimli yöntem olarak kabul ediliyor” dedi.
İhtiyaçların doğru belirlenmesi gerekiyor
Donanım ve yazılım bütünleştirmesi önem taşıyor