Türkiye'de sanallaştırma hangi noktada?


Türkiye’de özellikle sunucu sanallaştırma konusunda bir bilinç oluşmuş durumda. Diğer sanallaştırma alanları ise gelişmeye devam ediyor.
Avnet Teknoloji Türkiye İş Geliştirme Müdürü Harun Öztürk birkaç sene öncesinde sanallaştırma teknolojilerinin kritik olmayan uygulamalar için çok faydalı bir çözüm olarak görülürken artık veri merkezlerinde kritik uygulamaların rahatlıkla üzerinde yürütülebilecek ve birçok veri merkezi bileşeni ile bütünleşik çalışabilen temel bir çözüm haline dönüştüğünü söyledi. Öztürk, bulut bilişimin ilk adımı olarak görünen sanallaştırma kavramının, Türkiye de hem özel sektörde hem de kamuda ciddi oranda kullanılmakta olduğunu sözlerine ekledi.
Türkiye’nin sunucu sanallaştırma konusunda iyi bir noktada olduğunu belirten Bilişimcim Genel Müdürü İbrahim Arslan, masaüstü ve uygulama sanallaştırma konusunda ise batı ülkelerinin gerisinde kaldığımızı belirtti. BT yöneticilerinin masaüstü ve uygulama sanallaştırması konularında olması gerken noktada bulunmadığını söyleyen Arslan, bu konuda geç kalmanın sağladığı avantajın, bu alanda çıkmış en son teknolojik gelişmeleri kullanabilmek olduğunun altını çizdi.
Türkiye’de sunucu başına bakıldığında kapasite kullanımı yüzde 3’lerde iken, Avrupa’da bu oranın yüzde 25’lerde, İsrail gibi teknolojiyi etkin kullanan ülkelerde yüzde 60-70 civarlarında olduğunu belirten Bizcon Teknoloji Uygulamaları Direktörü Arda Berkman, yeni bir teknoloji olmasına rağmen Türkiye’deki BT şirketleri ve KOBİ’lerin sanallaştırma teknolojisini yakından takip ettiklerini belirtti.
Ortadoğu ve Türkiye özelinde, bulut bilişim ve özellikle IaaS’ın, kurumlara sağlanan hizmetler açısından henüz emekleme döneminde olduğunu belirten Cloudturk Genel Müdürü Mustafa Yazıcı, ülkemizde bulut bilişim teknolojilerinin uygulanmasının oldukça yeni olmasına rağmen, gelişmelerin hızla takip edildiğini sözlerine ekledi.
EMC Sanallaştırma Uzmanı Burak Uysal, müşterilerinin yüzde 80 ve üzerinde sanallaştırma oranına ulaştığını belirtti ve EMC olarak yüzde 95 sanallaştırma oranına eriştiklerini sözlerine ekledi. Glasshouse Türkiye Kıdemli Danışmanı Fuat Altındal ise yapılan araştırmalara göre geçen yıl yüzde 40 civarında olan sanallaştırmanın günümüz Türkiye’sinde yaklaşık yüzde 50 oranına ulaştığını belirtti. Altındal’a göre daha önce güvenliksiz ve sorunlu olduğu düşünülen sanallaştırma teknolojileri artık BT yöneticilerinin güvenini kazanmış durumda.
Oracle Türkiye ve Orta Asya Bölgesi Donanım Satış Direktörü Serdar Sayar’ın görüşüne göre, çok yakın bir gelecekte bütün kurumlar sanal makineleri daha çok kullanacak. Ülke olarak teknolojiyi takip eden ve gelişen bir pazara sahip olduğumuzu söyleyen Sayar, özellikle coğrafi olarak içinde bulunduğumuz bölgedeki diğer ülkeler ile kıyasladığı zaman, birkaç adım daha önde olduğumuzu vurguladı.
Oytek Bilişim Sistemleri Müdürü Kudret Gülcan özellikle sunucu sanallaştırmanın yaygın olarak birçok şirkette kullanıldığını söyledi. Masaüstü sanallaştırmanın sunucu sanallaştırmada sağlanan maliyet avantajını tam olarak sağlayamadığı için fazla tercih edilmediğini söyleyen Gülcan, uygulama sanallaştırmanın daha fazla kullanılan bir ürün olduğunu belirtti.
Proline İcra Kurulu Başkanı Mehmet Doğanyiğit ise şunları söyledi:
“Türkiye’de sanallaştırma çok uzun yıllardan beri merkezi bilgisayarlar üzerinde kullanılmakta idi. Günümüzde kullanılmakta olan x86 mimarisi ile sunucu sanallaştırma teknolojisi ise ilk olarak 2000’li yılların ortalarına doğru gündeme geldi. İlk seneler sancılı geçse de sanallaştırma, günümüzde gerçekleşen hemen hemen her projenin değişmez bir parçası haline gelmiştir. Sanallaştırma artık sadece sunucuların sanal ortama taşınması olarak değil, uygulamaların, masaüstü bilgisayarlarının ağ bileşenleri ile veri depolama ünitelerinin de sanallaştırıldığı bir yaklaşım haline dönüşmeye başlamıştır.”
Sanallaştırma alanında gidilecek çok yolumuzun olduğunu belirten Turcom Kurumsal Sistem Çözümleri Proje Yöneticisi Levent Çelikbaş henüz sunucu görevlerini kişisel bilgisayarlar üzerine yükleyen pek çok işletme olduğunu ve bunlara ulaşılması gerektiğini sözlerine ekledi.
İnnova olarak teslim ettikleri projelerde yoğun olarak sanal ortamlarda çalıştıklarını söyleyen İnnova Teknoloji Çözümleri Grup Yöneticisi Ersel Karşal, bu sürecin aynı hızla devam edeceğini öngördüklerini söyledi. Birkaç yıl içinde Türkiye’de de sunucuların tamamen sanala dönüşeceğini söylemenin ütopik olmayacağını belirten Karşal, özel buluta olan ilginin oldukça yoğun olduğunu ama genel bulutun yaygınlaşması için ise biraz daha zamana ihtiyaç olduğu ifade etti.
Prolink Sistem Mühendisi Emren Turan, “Sanallaştırma önyargıları kırmış durumda; sanallaştırmaya geçiş ve mevcut yapılarda büyüme hızla devam ediyor. Türkiye’deki büyük oyuncuların bulut hizmetini sunmaya başlaması ile birlikte kullanıcılar sanallaştırmayı ilk yatırım maliyetine katlanmak zorunda kalmadan tecrübe etme fırsatı bulmaktalar. Yakın zamanda bulut hizmeti sağlayıcıların artması ile sanallaştırma bir standart olma yolunda önemli bir aşama kaydetmiş olacaktır” dedi.
Emobil Genel Müdürü Erhan Çevik ise konuyla ilgili olarak şunları söyledi:
“Bundan 8 sene öncesine baktığımızda, sanallaştırma teknolojisini ilk konuşmaya başladığımız zamanlarda, kurumlara bu teknolojiyi anlatmak için ne kadar çaba sarfettiğimizi hatırlıyorum. Şimdi geldiğimiz nokta ise artık KOBİ’lerin bu teknolojiyi tüm sunucuları için tamamen kabul ettiği, büyük kurumların ise, sadece çok kritik uygulamalar da tereddüt ettiklerini görüyoruz. Tabii ki öncelikle sunucu tarafında kendini kanıtlayan bu teknoloji, özellikle son dönemde bulut bilişimin de rüzgarıyla beraber, masaüstü ve uygulamaların da sanallaştırılmasının daha fazla konuşulmasını sağlamaya başladı.”
Turkcell Global Bilgi Bilgi Teknolojileri Genel Müdür Yardımcısı A.Fahri Arkan ise şirket olarak 10 yılı aşkın bir süredir sanallaştırma teknolojilerini kullandıklarını ve bu teknolojinin Türkiye’de hızla yaygınlaşacağını belirtti. Matris Bilişim Teknolojileri Bilgi Teknolojileri Danışmanı Tolga Şentekin, sunucu parkında operasyonel maliyetini azaltan, kesintisizlik ve esneklik kazanan kurumların, yeni dönemde masaüstü sanallaştırmaya yakın duracağını söyledi.
Birçok dünya ülkesinin ağırlıklı olarak mobil uygulamalar üzerinden bulut bilişim altyapılarını kullanma eğiliminde olduğunu söyleyen TurkNet Teknik Operasyon Sistem Birim Müdürü Tardu Demirel yakın gelecekte, veri merkezlerinin bulut bilişim hizmetleri üzerinden tüm bilişim ihtiyaçlarını dış kaynak kullanımı yoluyla sunabilecek kaynaklar haline dönüşeceğini belirtti. Demirel, IDC’nin paylaştığı verilere göre, 2009 yılında bulutla ilgili teknoloji, donanım ve yazılıma yapılan harcama 17 milyar dolar civarında iken, 2013 yılında bu rakamın 45 milyar dolar olacağının tahmin edildiğine dikkat çekti.
Özellikle finans sektöründeki pek çok şirketin uygulama sunucusu yatırımlarının 400-500 CPU gibi ciddi rakamlara ulaştığını söyleyen Software AG Türkiye Başkan Yardımcısı Gökhan Arıksoy, Servis Odaklı Mimari’nin (SOA) kurumlara ciddi oranda esneklik ve çeviklik kazandırdığını ifade etti. Asıl planlanması gerekenin Türkiye’nin bu hızlı gelişmeleri ne kadar yakından takip edebileceği olduğuna dikkat çeken Arıksoy, ülkemizin Bilgi ve İletişim Teknolojileri (BIT) pazarı büyüklüğünün ne yazık ki dünya pazarından yalnızca yaklaşık olarak binde 8 gibi bir pay alabildiğine dikkat çekti.
Hitachi Türkiye Satış Müdürü Uğur Osmanlıoğlu ise konuyla ilgili olarak şunları söyledi:
“Günümüzde kullanılan sanallaştırma çözümleri orta ölçekli veri depolama ünitelerinin sanallaştırılmasına izin vermektedir. Bugün hiçbir banka yada telekom şirketi en kritik uygulamalarının bulunduğu veri depolama ürünlerini sanallaştırmamaktadır. Çok kritik SLA değerleri olan ve saniyede yüzbinlerce IO ve onlarca GB seviyesinde veri transferi yapan çok kritik bir uygulamayı sanallaştırmanın günümüz teknolojilerinde ne kadar verimli olacağı tartışılır. Türkiye’de de birçok şirket sanallaştırma teknolojlerinden çeşitli şekillerde faydalanmaktadır.”