Alan Turing, başrolde
İkinci Dünya Savaşı’nda Almanların iletişim şifrelerini kağıt kalemle “kıran” ekibin beyni, İngiliz matematikçi Alan Turing’in (1912-1954) “kırma dönemi” beyazperdeye aktarıldı. “Taklit Oyunu” (Imitation Game) adlı film bu hafta Toronto Film Festivali’nde ilk kez gösterildi. Yorumculara göre 2015 Oscar’larına şimdiden aday.
Turing’in sosyal zekası kıt, kimseyle geçinemeyen, yalnız mutsuzluğunu, Sherlock dizisindeki “tuhaf bakışlı” Benedict Cumberbatch canlandırıyor. Film icabı, Turing’in sevgilisi Keira Knightley. Gerçekte Turing “gizli” eşcinseldi. O dönemde İngiltere’de bu, suçtu. Zor ve sahte bir yaşamı oldu. Bir gün durum anlaşılınca hakkında dava açıldı. Verilen hükme göre ya hapse girecek ya “tedavi” (!) olacaktı. 1950’lerde eşcinsellerin tedavisi: Kadınlık hormonu uygulaması! (Film gibi, ama gerçek).
Turing mecburen hormonu seçti. Ama bütün sinir sistemi altüst olunca, 41 yaşında intihar etti: Bir elmaya siyanür enjekte etti. Isırdı ve öldü. Bu “yarısı ısırılmış elma,” daha sonra Apple’ın simgesi oldu. Bilim dünyası bir matematik dahisini kaybetti.
İngilizler sonradan çok pişman oldular. Ama hiç olmazsa hatayı telafiye uğraştılar. Hükümet, 2009’da Turing’e itibarını iade etti. Başbakan özür diledi. 2001’de Manchester’de, 2004’de İngiltere’nin önemli teknik üniversitesi Surrey’de heykeli dikildi. Savaş sırasında kod kırıcısı olarak çalıştığı ücra malikane Bletchley Park’ta 2007’de bir heykeli daha dikildi. 2012’de doğumunun 100. yılı, Turing Yılı ilan edildi. Ama neye yarar? Belki Benedict’e Oscar’a yarar. Ne de olsa 2015, İkinci Savaş’ın bitişinin 70. yıldönümü. Oscar Komitesi “bir şeyler düşünecektir” muhakkak.