İlk algoritma müzayedesi
Algoritma bir sanat eseri mi ki müzayedede satılıyor? Bu konuda geçen hafta ABD’de bir heyecan esti geçti: 7 adet algoritma, açık artırmada satıldı. Girişime, New York’un yenilikçi tasarım müzesi Cooper Hewitt aracılık etti. Geliri de oraya kaldı zaten. Kimin, hangi algoritmayı kaça aldığı açıklanmadı. Zaten bunun o kadar önemi de yoktu: Önemli olan, yenilikçiliğin nasıl bir zihin yapısını ve iş modelini ortaya çıkarttığını kamuoyuna anlatmaya çalışmaktı. Kamuoyu derken, “oradaki” tabii…
Bu tuhaf müzayedenin izini sürmek isteyecek okurlarımız için şu girişimcilerin adları önemli: Benjamin Gleitzman ve Fernando Cwilich Gil.
Neden böyle bir işe kalkıştılar? Para için mi? Yoo! Zaten onlar, geliri Cooper Hewitt’e bırakıyor. Onlara göre, satışa çıkan algoritmalar “estetik sanat eserleri” aslında. Fikirsel bir üretim. Satışla ilgili haber ve merakın, kod yazma konusundaki yeni hevesleri köpürtmesini umuyorlar.
Şöyle: Başkan Obama’nın geçen 8-13 Aralık’ta Kodlama Haftası dolayısıyla katıldığı etkinlikte yazdığı tek satır kod da satıldı. Başlangıç fiyatı 1,300 Dolardı. Kaça satıldı, kim aldı bilmiyoruz. Çünkü müzayede, bir salonda yapılmadı! Çevrimiçi Art.sy adlı şirketin sitesinden yapıldı.
Art.sy bir al-sat sanat e-ticaret sitesinden çok öte bir yer: Çoklu ortaklarından en tanınmışları, bu işin ne kadar ciddi olduğunu gösterecek: Google CEO’su Eric Schmidt. Twitter ortak kurucusu Jack Dorsey. Rus milyarderi Roman Abramoviç’in partneri ve Moskova’da kendi über-süper galerisi olan Dasha Zhukova. Medya imparatoru Rupert Murdoch’un 2013’te boşandığı modern sanat kolleksiyoncusu eski eşi Wendi Deng. Başka isimler de var. Art.sy’nin sanat danışmanlığını, dünyada çeşitli ülkelerde 11 galerisi olan Larry Gagosian yapıyor.
Müzayedede satışa çıkan bir diğer algoritma ise bilişim hukuku açısından önemli bir belgeydi: 2001’de, Hollywood’un DVD olarak piyasaya sürdüğü filmleri, laptoplarında ileri-geri oynatarak, diledikleri gibi seyretmek isteyen MIT bilişimcileri, yazdıkları korsan yazılımı ulu orta paylaştılar. Bu işe Hollywood’un telif haklarını koruyan Sinema Birliği (Motion Picture Association) fena bozuldu. Davalar açıldı. Yazılımcılar mahkemelik oldu. Başka üniversitelerden de destek geldiyse de hukuki tartışma sürdü.
MIT’den Keith Winstein ve Marc Horowitz, yazdıkları kodu bir kravatın üzerine bastırdılar. Bu kravatı takarak dolaştılar. Zaman içinde, yazılımı sadece 6 satıra kısalttılar. Ve bunu, Anayasa’nın Birinci Maddesi’yle savundular: Yazılım, bir fikir ve düşünce özgürlüğü ürünüdür. Müzayedede bu yazılım da 1,300 Dolardan satışa sunuldu.