- Reklam -
Ana Sayfa » Dosya

Karbon ayakizi atmosferde insan lekesi

Ayhan Sevgi Tarafından 16 Haziran 2014
0
979 Görüntülemeler




Karbon ayakizi atmosferde insan lekesi

Bilişim sektörü, aşırı enerji tüketimi nedeniyle küresel ısınmayı hızlandırdığının farkına vardı ve karbon ayakizinin düşürülmesi çalışmalarına odaklandı.

Karbon ayakizi, üretilen sera etkisi gazlarının miktarı bazında insan faaliyetlerinin çevre üzerindeki etkisinin karbondioksit birimiyle ölçümlenmesidir. 2012’de Dünya Sağlık Örgütü tarafından hazırlanan Türkiye’nin Ekolojik Ayak İzi Raporu’na göre ekolojik limit aşımı yaşıyoruz. Ülkemizin doğal kaynak kapasitesi tüketimi, dünya genelinde kişi başına düşen ortalamadan yüzde 50 daha fazla. Bilişim sektörü de en fazla enerji tüketen sektörlerden biri olarak bu açıdan ciddi sorumluluk sahibi. Bilişim ürünlerinden kaynaklanan fazla tüketimi azaltmak için üreticilerin yanı sıra kurumsal ve bireysel tüketicilere de önemli sorumluluklar düşüyor. Enerji kullanımı, atık yönetimi, tedarikçi seçimi, ofis-mekan düzeni gibi birçok etken karbon ayakizin oluşumuna etki ediyor. Özellikle doğru planlanmayan iş süreçleri karbon ayakizine etki eden faktörlerin temelini oluşturuyor. Bilişim teknolojileri sektöründeki çevre dostu çalışmaların karbon emisyonlarının düşürülmesi ve çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması alanlarında, yalnızca kendi sektörüne değil; birçok farklı sektöre de olumlu etkileri var.
Enerji kullanımı, atık yönetimi, tedarikçi seçimi, ofis-mekan düzeni gibi birçok etken karbon ayak izine etki ediyor. Özellikle doğru planlanmayan iş süreçleri karbon ayakizine etki eden faktörlerin temelini oluşturuyor. Sanal depolama alanlarının genişletilmesi de çağımızda oluşan büyük verinin tamamen sayısal ortama aktarılması ve harici donanım gereksiniminin ortadan kalkmasıyla bu anlamda önem kazanacaktır. Karbon ayakizini azaltmak için çok fazla seçeneğimiz olduğunu belirten Logo Yazılım CEO’su M. Buğra Koyuncu, atıkların azaltılması, imalatçıların gereksiz ve doğada bozulmayan ambalaj malzemeleri kullanmamaları, ambalajsız tüketilebilecek ürünlerin ambalaj kullanmadan tüketilmesi, güneş enerjisi kullanılmasını örnek gösterdi. Koyuncu “Logo Yazılım olarak şirketimizin enerjisinin bir kısmını çatımızda bulunan güneş panellerinden elde ediyor böylelikle hem tasarruf ederken, diğer kaynaklardan üretilen elektriği de az miktarda kullanmış oluyoruz. Aynı şekilde sanallaştırma altyapımız sayesinde de şirketimiz sistemlerinde bulunan çok miktardaki sunucuyu fiziksel altyapıdan çıkarttık. Böylelikle hem bu sunucuların enerji ihtiyacı azalmış olurken soğutma ve dolaylı olarak da elektrik tasarrufu ile çevre üzerindeki yükümüzü hafifletmiş olduk. Sanal Sevkiyat ve Sipariş Sistemleri Logo ürünlerinin fiziksel medya satışını ortadan kaldırarak hammadde ihtiyacımızın ve atıkların azalmasını sağladık” dedi.
Proline Strateji ve İş Geliştirme Müdürü Serhan Ünalan, veri merkezlerinin neden olduğu karbon ayakizi ile ilgili görüşünü, “Sanal depolama alanlarının genişletilmesi de çağımızda oluşan büyük verinin tamamen sayısal ortama aktarılması ve harici donanım gereksiniminin ortadan kalkmasıyla bu anlamda önem kazanacaktır” sözleriyle ifade etti. Karbon ayakizinin azaltımına yeşil bilişim çözümleri içinden sanallaştırma çözümlerini örnek gösteren Koçsistem Veri Merkezi Yönetilen Hizmetler Grup Yöneticisi Murat Saraçoğlu, “Günümüzde aktif olarak kullanılamayan alanların da ihtiyaçlara göre parçalara ayırıp kullanabilme imkânı sanallaştırma yöntemleri ile sağlamaktadır. Karbon ayakizimizi azaltmanın öncelikli adımlarından biri sanallaştırma çözümlerinin kullanılmasıdır. Bazı üreticilerin marka bağımsız kendi disk yönetim algoritmalarını diğer veri depolama platformlarında da çalıştırmaya olanak veren çözümleri etkin olarak kullanılmaktadır” dedi.
“Türkiye’de BT sektörü karbon ayakizini azaltma konusunda ciddi adımlar atmıştır” diyen “Mebitech Genel Müdürü Nazif Ersan, “BT sektöründe karbon ayakizimizi birçok yöntemle azaltabiliriz. Artan enerji gereksinimi doğrultusunda kullanılan enerjiyi maksimum verimlilikte tüketerek (sanal ortam kullanımı), yenilebilir enerji kayaklarına yönelerek ve ürün tüketimimizi (özellikle kağıt tüketimi) minimuma indirerek düşürebiliriz” diyor.

Ersan, odak noktalarının e-dönüşüm ile kağıtsızlaştırma olduğunu belirterek dönüşümün uzun vadeli olacağını ve bu süreçte de geri dönüşümlü kağıtların kullanılabileceğini kaydetti.
Türkkep Genel Müdür Yüksel Samast da “Enerji ve kağıt tüketimi diğer sektörlere göre daha az olan bilişim endüstrisinin neredeyse tamamı, çevre kirliliği, iklim değişikliği ve küresel ısınmanın bir sonucu olarak çıkan karbon ayakizini azaltma konusunda oldukça duyarlıdır” diyor. Bu duyarlılığın yeterli olmadığını düşünen pek çok kişi ve kurum var. Zira genel tabloya bakacak olursak bilişim sektörü hala enerji optimizasyonuna gitmediği gibi geri dönüştürülmüş kağıt malzeme kullanmamakta bile direniyor. Gerek ülkemizin gerekse dünyanın üretilen karbon ayakizi miktarına karşı yeterince bilinçli ve duyarlı olmadığını düşünen yöneticiler, üstlerine düşen tedbirleri almaya gayret ediyorlar. Ancak yöneticilerin birçoğu, şirketlerin tek başlarına önlem almalarının bu küresel sorun karşısında ciddi bir anlam ifade etmediğini düşünüyor. Bu nedenle, çevre bilinci ve dünyaya vermekte olduğumuz büyük hasarla ilgili olarak sorumluluklarımızı birbirimize hatırlatmamız gerektiğini düşünüyorlar. Bu sorumluluğun doğa dostu işbirlikleriyle hatta gerekiyorsa bazı yaptırımlarla sağlanması gerektiğini düşünenler var.
İşbirliği olmazsa bir anlamı yok
Vizyon Arge Satış Müdürü Sinem Tirkeş, “Ülke olarak maalesef doğaya duyarlı bir topluma sahip değiliz. Geri dönüşüm konusunda gelişmiş ülkelerin çok gerisinde olan ülkemiz; BT yatırımlarında da maalesef doğa dostu çözüm odaklı tercih yapmıyor. BT sektörü gerek teknoloji geliştirme konusunda çevreye duyarlı teknolojiler geliştirse de, gerekse kendi altyapılarını çevre dostu çözümlerden yana kullansa bile kullanıcılar bilinçlenmediği sürece ülkemizde karbon ayakizini azaltmak sadece ütopik bir düşünceden ileri gidemez” diyor.
Proline Strateji ve İş Geliştirme Müdürü Serhan Ünalan, “2012 Mayıs tarihinde yayımlanan Atık Elektrikli ve Elektronik Ekipmanların Kontrolü Yönetmeliği (WEEE, Waste Electrical and Electronic Equipment Directive) ile başta BT şirketleri olmak üzere tüm şirketlerin bu dönüşüme destek olması yükümlülük haline getirilmiştir. Önümüzdeki süreçte tüketicilerin, BT şirketlerinin ve özellikle BT ekipman üreticilerinin farkındalık ve duyarlılıklarının artacağını düşünmekteyiz” sözleriyle yeşil bilişim alanında sektörel bir dayanışmanın gerekliliğine dikkat çekiyor.
Xerox Türkiye Pazarlama Direktörü Ayşen Şişman, sayısal uygulamaların yeşil iş süreçlerinde etkili olmasına karşın bu sistemler tüm iş ortaklarıyla karşılıklı kullanılması gerektiğini söylüyor. “Uzunca bir süre daha melez bir kullanım söz konusu olacaktır. Biz Xerox olarak en önemlisinin yeşil iş süreçlerini yasal olarak denetlemek olduğunu düşünüyoruz. Gerekirse her kurum kendini denetlettirmeli ve çevre konusunda duyarlı STK’larla işbirliği halinde olmalı. Böylelikle kurumlar, farkına varmadan çevreye verdiği zararı ortadan kaldırabilir, dünyaya karşı sorumluluğunu yerine getirebilir” sözleriyle görüşlerini bildiriyor.

İşbirliğinin önemine değinen Avea Kurumsal İletişim Grup Direktörü Füsun Feridun, bilişim teknolojileri sektörünün karbon emisyonlarının düşürülmesi ve çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması alanlarında yalnızca kendi sektörüne değil; birçok farklı sektöre de olumlu etkileri olduğunu dile getirdi. “Ülkemizde bu alandaki çalışmalar henüz istenilen seviyede olmamakla birlikte,  gelişme sürecinde olduğunu söyleyebiliriz. BT sektöründe karbon ayak izinin azaltılması için bu sektörde faaliyet gösteren her şirketin bu bilinci taşıması ve her bir iş kolunda çevreye duyarlı çözümleri kullanması gerekmektedir” diyerek, kurum içindeki haberleşme araçlarını elektronik ortama taşımak; çalışma yöntemlerinde video konferanslar gibi mobil teknolojileri kullanmak; çevre dostu ürünler sağlayan tedarikçilerle çalışmak; enerji ihtiyaçlarını yenilenebilir kaynaklardan sağlamak örneklerini verdi.

Karbon ayakizini “ekonomik, ekolojik ve sistematik” çözümlerle azaltalım

Xerox Türkiye Pazarlama Direktörü Ayşen Şişman, karbon ayakizini azaltmak için bazı önerilerde bulunuyor.
• Çoklu üretim,
• Yakın tedarikçi seçim,
• Mekan düzenlemesi,
• Daha az enerji ve su kullanımı için algılayıcılar,
• Gün ışığından faydalanmak için zaman yönetimi gibi çözümler,
• Kağıt kullanımını azaltan dijital çözümleri tercih etmek,
• Gereksiz yedeklemeden kaçınmak,
• Geri dönüştürülmüş sarf malzeme kullanmak da karbon ayak izini azaltan önlemler arasında.

Bilişim yeşerirse diğer sektörler de yeşerir 

“Makinelerarası iletişimle bilişim teknolojileri sektörünün karbon emisyonlarının düşürülmesi ve çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması alanlarında yalnızca kendi sektörüne değil; birçok farklı sektöre de olumlu etkileri var” diyen Avea Kurumsal İletişim Grup Direktörü Füsun Feridun, görüşlerini şöyle açıkladı:
“Ülkemizde bu alandaki çalışmalar henüz istenilen seviyede olmamakla birlikte, gelişme sürecinde olduğunu söyleyebiliriz. BT sektöründe karbon ayakizinin azaltılması için bu sektörde faaliyet gösteren her şirketin bu bilinci taşıması ve her bir iş kolunda çevreye duyarlı çözümleri kullanması gerekmektedir. Örneğin, kurum içindeki haberleşme araçlarını elektronik ortama taşımak; çalışma yöntemlerinde video konferanslar gibi mobil teknolojileri kullanmak; çevre dostu ürünler sağlayan tedarikçilerle çalışmak; enerji ihtiyaçlarını yenilenebilir kaynaklardan sağlamak gibi.
Bilişim teknolojileri sektörünün karbon emisyonlarının düşürülmesi ve çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması alanlarında yalnızca kendi sektörüne değil; birçok farklı sektöre de olumlu etkileri var. Ülkemizde bu alandaki çalışmalar henüz istenilen seviyede olmamakla birlikte, gelişme sürecinde olduğunu söyleyebiliriz.”

Basit önlemler ile çevreci yaklaşım

Hem çevre ve iklime karşı duyarlılığımızı göstermek üzere hem de çevre kirliliğine karşı alınan önlemlere somut katkı verebilmek üzere karbon ayak izimizin hesaplanması ve azaltımı konusunda çalışmalar yapmak önemli bir görev haline geldi. “Kurumların ve bireylerin basit kişisel önlemlerle karbon ayak izimizi azaltmak mümkündür” diyen ZyXEL Türkiye Ürün ve İş Geliştirme Müdürü Şamil Doğan, şunları kaydetti: “Örneğin ısınma sırasında ev içi sıcaklığını 1 derece daha azalttığımızda yılda en az 300 kg karbondioksitin atmosfere salımını engellemiş oluruz. Aynı şekilde gereksiz yere yanan lambaları söndürerek de en az 250 kg karbondioksitin salımını da engellemiş oluruz. Karbon ayakizi özellikle fosil yakıtlardan elde edilen enerjiye dayalı bir tanım olduğu için karbon ayakizinin azaltılması aynı zamanda enerji tüketiminin azaltılması veya optimizasyonu anlamına gelmekte. Bu da işletmeler için önemli olan enerji maliyetlerini azaltan döngüyü başlatacak bir önlemler paketiyle mümkün olabilir. Karbon ayakizi çalışması aslında kuruluşlar için yeni bir enerji kullanım kültürünün geliştirilmesi anlamına gelmekte.
2010 yılında EPA tarafından Karbon Ayakİzi Etiketi ile onurlandırılan ZyXEL, Global View Magazine tarafından GHG emisyon doğrulama mekanizmasına sahip birkaç şirketten biri olması nedeniyle Kurumsal Sosyal Sorumluluk ödülü aldı.”

Yeşil bilişim için teşvik ve fonlar oluşturulmalı

Netaş Bilişim Teknolojileri Direktörü Bilgehan Çataloğlu, konuyla ilgili görüşlerini şöyle açıkladı:
“Şirketler, karbon ayakizi duyarlılığını göstererek ofis ortamında kullandığı tüm teknolojilerde çevreye olan etkiyi en aza indirgemeye ve tasarruf etmeye çalışıyor. Bu kapsamda çalışmalarına başlayan yeşil bilişim uygulamalarının önemi giderek artsa da ülkemizde henüz yaygın olarak yer almıyor. Türkiye’de özellikle karbon ayakizi konusunda standartların uygulanmasına, sektörler arası bilginin güvenli şeklide paylaşımına, Ar-Ge çalışmalarına ve pilot uygulamaların hayata geçirilmesine bir an önce başlanmalı. Çevreci bilişim ve bilişim uygulamaları için Ar-Ge ve yenilikçilik teşviklerinin ve fonlarının oluşturulması devlet alımlarında bu hususun gözetilmesi önemli bir etki yaratabilir.”

Başarının sırrı kaynağı doğru yönetmekte

FIT Teknolojiden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Koray Gültekin Bahar, teknolojinin günü ve yarını şekillendirdiği bu dönemde, bilişim teknolojilerini iş süreçlerine dahil edemeyen şirketlerin uzun soluklu başarılar elde edebilmesinin pek mümkün olmadığı görüşünde. Bahar “Çevre bilinci ile doğaya verilen zararın önlenebilmesi için kaynakların doğru kullanılmasını sağlayan uygulama hizmetleri sunuyor. “e-Dönüşüm” kavramında toplanan e-Fatura, e-Defter, e-İmza, e-Toplantı ve e-Arşiv gibi elektronik uygulamalar; zamanı yönetme, iş gücü kayıplarının önlenmesi, faturalama ve arşivleme maliyetlerinin azaltılması, depolama sorunlarının ortadan kalkması gibi olumlu etkilerle, şirketlerin zaman ve maliyet yönetimlerini kolaylaştırarak, başarıya odaklanmak için fırsat yaratıyor. Bilişim teknolojilerinin gelişimi, sektörel ihtiyaçların doğru belirlenmesi ve ihtiyaca yönelik akılcı, geliştirilebilir ve sürdürülebilir çözümler üretmek için olanak yaratmaktadır. Bu olanakların en iyi şekilde değerlendirilmesi ve geliştirilmesi sorumluluğunu üstlenen öncü şirketlerden biri olarak, bu gelişim sürecinde doğa bilincinin ve yeşil teknolojilerin önemini vurgulamaktan memnuniyet duyuyoruz. Yeşil bilişim stratejimiz doğrultusunda 1 yılda 10 milyondan fazla faturanın, kağıt fatura olarak basılmaması, çok sayıda ağacın kesilmesinin önlenmesi anlamına geliyor. Elektronik çözüm hizmetlerimiz sayesinde, her gün kurtardığımız ağaç sayısı gittikçe artıyor. Bu artışa ek olarak, yeşil ofis prensibiyle, basılı kağıt malzeme kullanmamaya, gerektiğinde ise geri dönüştürülmüş kağıtları tekrar değerlendirmeye gayret ediyoruz.”

Hedef sıfır karbon

2009-2011 aralığındaki üç yıllık süreçte küreselde karbon ayak izinde yüzde 34,6’lık düşüş sağlamayı başaran Atos’un hedefi, bu oranı 2015 yılına kadar yüzde 50 seviyesine kadar indirmek. Olimpiyat Oyunları’nda çevre dostu teknoloji çözümleri uyguladıklarını kaydeden Atos Türkiye Kurumsal İletişim Direktörü Deniz Karaman, “2015 yılı itibarıyla bütün küresel veri merkezlerinin yüzde 100 yenilenebilir enerji kaynaklarından beslenmesini hedefliyoruz. Atos veri merkezlerine hitap eden karbon dengeleme programı sayesinde, dünya genelindeki tüm Atos müşterilerine, karbonsuz barınma sağlamayı sürdürüyoruz” dedi.

Ayhan Sevgi

BThaber Yayın Koordinatörü





Yazar

Ayhan Sevgi

BThaber Yayın Koordinatörü

Sonraki Habere Geç

İnsanlar bilinçlenmeye devam ediyor

Bir Yorum Bırak

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.

  • Bizi takip etmek için

  • Popüler İçerikler

    • 1
      Yeni Kripto Varlık Yasası Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcıların Kuruluş ve Faaliyet Şartları
    • 2
       Yeni amiral gemisi S919’u tanıtan Reeder Samsun’da her gün 2 bin 500 adet akıllı telefon üretiyor
    • 3
      İş Leasing, bilgi güvenliği risklerini artık daha etkin yönetiyor
    • 4
      Mali müşavirlik, dijitalleşme ile yenileniyor

  • " Bu sitede yer alan yazılar (içerik) üzerindeki 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu altında düzenlenen tüm maddi ve manevi haklar eser sahibi olan BThaber'e aittir. Söz konusu içerikler eser sahibinin izni olmadan kopyalanamaz, çoğaltılamaz, işlenemez, değiştirilemez veya başka internet sitelerinde ya da basılı veya görsel yayın yapan diğer mecralarda yayınlanamaz. "
    +90 216 2259442
    İletişim & Satış : info@bthaber.com.tr
    Bulten Gönderimi : bulten@bthaber.com.tr

    BThaber Bültenleri İçin Kaydolun





  • BThaber’de aramak için:

  • Son İçerikler

    • Yapay zeka, gündelik hayatta rahatlık sağlıyor
    • Hepsiburada, E-İhracat Konsorsiyumu statüsü aldı
    • Rasyonet, çeyrek asrı geride bıraktı
    • Sürdürülebilirlik için yapay zeka destekli ekosistem oluşturulacak
    • DT Cloud, fintek şirketlerine kapsamlı çözümler sunuyor

  • KURUMSAL
  • KÜNYE
  • Anasayfa
  •   
  •  
  •   
© Copyright 1995 - 2025 BThaber | Powered By BUBERKA YAZILIM
Geldanlagen
Aramaya başlamak için birşeyler yaz ve enter tuşuna basın

Bildirimler