Kurumsal önceliğiniz ‘büyüme’ olsun!
Paynet; B2B ve B2B2C pazarlarda ödeme aracılık kurumu olarak müşterilerinin de tahsilat sorunlarına değil, büyüme hedeflerine odaklanmasını amaçlıyor.
Dijital finansal ödeme şirketleri; kurumların ve tüketicilerin olası finansal sorun ve ihtiyaçlarına teknolojik çözümler sunan yapılar ve bu yapının bir temsilcisi olan Paynet Ödeme Hizmetleri de 2000 yılında “bayi kanalında kredi kartı ile tahsilat” fikriyle yola çıktı. Bugün ise B2B ve B2B2C iş modellerinin her alanında birinden farklı ihtiyaçlara sahip farklı sektör ve iş yapış şekillerindeki müşterilere tek platform üzerinden ve çoklu dijital ödeme araçları ile tahsilat ve ödeme imkânı veren bir yapı söz konusu. Hedef ise iş ortakları ile birlikte, finansal çözümler ile teknolojiyi birleştirerek sürekli geliştirilen yeni ürün ve çözümlerle, hizmet sunulan işletmelerin tahsilat sorunlarına değil, büyüme hedeflerine odaklanmasını sağlamak. “Link veya QR kod ile temassız ödeme alma, kart saklama, düzenli ödeme gibi sanal POS çözümlerimizle hizmet verdiğimiz işletmelerin ödeme akışını kolaylıkla, yer ve zaman sınırlaması olmadan yönetmelerini sağlıyoruz” diyen Paynet Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Serra Yılmaz, ekledi: “Müşterilerimizin kendi bayilerinden yapacakları tahsilatları dijitalleştirerek nakit akış süreçlerini basitleştiriyor ve hızlandırıyoruz.” Büyük kurumsal işletmeler, uzun süredir dijital dönüşüm yatırımı yapıyor ve finansal süreçleri dijitalleştirmek de bu dönüşümün bir parçası. “Özellikle bayi, franchise, çoklu mağaza gibi yapılarla çalışan kurumlar, bayilerinden ve bayilerinin de son kullanıcılardan yapacakları tahsilatları dijitalleştirerek nakit akış süreçlerini basitleştiren ve hızlandıran çözümlerimize ilgi gösteriyor” bilgisini veren Serra Yılmaz, sorularımızı yanıtladı:
Koronavirüs süreci B2B pazarda nasıl etki yaptı?
Birçok kurum evden çalışma modeline geçti. Korona sürecinde hızlı bir farkındalık yaşadık. Teknolojik ürünlere yatırım arttı. Pandemi döneminde temassız ödemelerin oranı kredi kartı ödemelerine oranla 2 kat fazla arttı. Bu dönemde müşterilerimizin sistem kullanım oranlarının yükseldiğini ve yeni müşteri başvurularının arttığını gözlemliyoruz. Müşterilerimizin, CepPOS ürünümüz ile uzaktan temassız tahsilat imkanı veren PayLink çözümümüz üzerinden gerçekleştirdikleri tahsilatların 3 katına çıkması da bunun bir örneği. Yeni normal ile oluşan ödeme alışkanlıklarımızın devam edeceği ve sunmuş olduğumuz dijital hizmetlerin öneminin daha da artacağını gözlemliyoruz.
Bankaların bu yapıya bakışı nasıl?
Türkiye’de faaliyet gösteren hemen hemen tüm bankalar ile iş ortaklığı yapıyoruz ve her zaman bankalarla iyi bir işbirliği içinde olduk. Bilgi güvenliği kural ve politikalarına uyum konusunda gösterdiğimiz titizlik de işbirliğimizi güçlü kılıyor. Finans dünyasındaki en üst düzey bilgi sistemleri güvenlik protokolü olan PCI-DSS Level-1 ile uluslararası geçerliliği olan güvenlik standartlarına sahibiz. PCI-DSS sertifikamız her yıl denetime tabii tutularak yenileniyor ve bunun yanı sıra tüm geliştirme süreçlerimizi ve sistem altyapımızı senede en az iki defa zafiyet taramasından geçirtiyoruz. Güçlü bir operasyon ve risk ekibimiz var. Bankaların gösterdiği hassasiyete paralel bir yapı kurduk. Kanunda yapılan değişiklikler ile birlikte, finansal teknolojiler sektörü 2020’de çok farklı konuları da gündemine aldı.
Bunları örnekler misiniz?
Bunlardan birisi ve belki de en önemlisi açık bankacılık uygulamaları. Yeni düzenleme kapsamında ödeme hizmet sağlayıcılarının PSD2 doğrultusunda, hesap bilgisi sağlama ve ödeme hizmeti başlatma faaliyetleri var. Bu sayede tüketici artık sadece kredi kartı ve banka kartıyla değil, kendine ait herhangi bir ödeme hesabıyla işlemini yapabilecek, tüm hesaplarının bilgilerini, hareketlerini, konsolide olarak tercih ettiği tek platformda görüntüleyebilecek. Biz de müşterilerimizin açık bankacılık hizmetlerinden yararlanabilmesi için gerekli çalışmaları yapıyoruz. Müşterilerimize ilave finansal fırsatlar sunabilmek amacıyla, önümüzdeki dönemde bankalarla olan ilişkilerimizi daha da geliştireceğimiz alışveriş kredisi gibi yeni ürün ve çözümlerimiz üzerinde çalışıyoruz.
Dijitalleşme alanında çalışan ve yeni teknolojiler geliştiren diğer kurumlar ile işbirliklerinizi nasıl geliştireceksiniz, özellikle mobil ve temassız ödemeler alanlarında?
Finans dünyası haricinde teknoloji sağlayıcısı pek çok iş ortağımız ile ürün ve çözüm geliştirme yönünde çalışmalarımız var. Kendi alanlarında lider, birçok ERP sağlayıcısı, e-ticaret altyapı şirketi, sektörel yazılım çözümleri üreten şirketler ile ortak çözümler üzerinde çalışıyoruz. Kısa dönemde bu işbirliklerinin sonuçlarını duyuracağız. Önümüzdeki dönemde perakende sektöründe temassız ödemeye olan ilginin artacağını düşünüyoruz. Bu kapsamda mevcut PayLink ve QR ile ödeme çözümlerimizi sosyal medya, WhatsApp ve farklı platformlardan sunmak için geliştirme ve iyileştirme çalışmalarımız devam ediyor.
Türkiye, önemli adımlar atıyor
Değişen tüketici alışkanlıkları ve ihtiyaçları regülatör kurumların da gündeminde. “Haziran ayında Türkiye Ödeme ve Elektronik Para Kuruluşları Birliği’nin kurulması için Cumhurbaşkanlığı kararnamesi yayınlandı. Merkez Bankası, ödemelerde karekod kullanımının yaygınlaştırılmasına katkı sağlayacak ‘TR Karekod’un kurallarını belirlemek için ilk adımı attı. 7247 sayılı kanun ile online sözleşmenin önünün açıldı” bilgilerini veren Serra Yılmaz, şöyle devam etti:
“Finansal teknoloji şirketleri tüm dünyada dijitalleşen ekonomilerin büyümesinde hayati bir rol oynuyorlar. Ülkemizin de bu değişimin dışında kalması mümkün değil ve düzenleyici kurumların pozitif yaklaşımı önemli. Özellikle Türkiye Ödeme ve Elektronik Para Kuruluşları Birliği‘nin kurulması sektördeki tüm paydaşlar için olumlu bir gelişme olacak. Bu pozitif gelişmelerin devam edeceğini ve finansal teknoloji şirketlerinin Türk ticaret hayatındaki rollerinin artacağına inanıyoruz.”